Gündem hep aynı

Son elli senenin gazete koleksiyonlarına bakınız, gündemin değişmediğini görürsünüz. Bizim gazetemiz Türkiye'nin kuruluş nüshaları olan 22 Nisan 1970 tarihli sayısı çerçeveli olarak odalarımızı süsler. O gazetenin manşeti "Mehmetçik, G. Doğu'da eşkıyayı adım adım takip ediyor!" haberidir. Aradan 38 sene geçmesine rağmen, görüyoruz ki, ülkemizin gündemi aynı... Mehmetçik aynı bölgemizde yine terörist kovalıyor. Ülkemizin gündemi neden bir türlü değişmiyor; değişemiyor? Bu ifritten sualin cevabı, aslında çok basittir. Biz, ülke olarak hiçbir meselenin üzerine gitmedik. Devamlı olarak meseleleri halının altına süpürdük. Böylece meselelerden kurtulabileceğimizi vehmettik. Oysa, meseleler orada daha da urlaşıp karşımıza çıkıyor! Şimdiye kadar, karşımıza çıkan hiçbir soruna çözüm aramadık. Zamanında Kürt realitesini bile tanımadık. Tanımak isteyen devlet adamlarımızı, Kürtçü ve bölücü ilan ettik! Halbuki bir ülkenin cumhurbaşkanının bölücü olamayacağını düşünemedik. Böyle bir ülkenin gündemi değişir mi? Elbette değişmez. Statüko, zaten bunu istiyor! Gelip geçen tüm iktidarlar, ülkenin değişmez gündemi ile yerinde patinaj yapsın! Ülke insanı, kalkınmışlık ve demokratikleşme adına bir adım ileri gitmesin! Adnan Menderes, Turgut Özal ve Tayyip Erdoğan gibi, milletine sevdalı liderler gelip de ülke insanının ufkunu açmaya çalıştığında ise başlarına gelmeyen kalmıyor! Statüko, vaktiyle komünizm rejimiyle idare edilen Sovyetler'in tepe noktasındaki hakim güç alan "Politbüro" üyeleri gibi direniyor! Saltanatlarını rejimle eş değer görüyorlar ve saltanatlarına en ufak bir halel geldiğinde; "rejim yıkılıyor!" diye yeri göğü inletiyorlar! Statükoculara göre, gündem değişir; daha açık ifadesi ile ülkenin meseleleri çözüldükçe milletin yeni özlem ve beklentileri olacağından; bunlara kavuşulması halinde ise kendi foyalarının meydana çıkacağını ve ayaklarının altındaki halının çekileceğini pek iyi biliyorlar! Bundan dolayı da bu zihniyet ülkede asla sabah olmasını istemez. Millet, zifiri karanlıkta kalsın isterler! Artık yağma yok! Gelişen iletişim araçları sayesinde herkesin foyası, çoktan ortaya çıktı! Kral'ın çıplak olduğunu bilmeyen kalmadı!