Hak verilmez alınır!

Esnafın sokağa dökülmesi, şimdiye kadarki sokak olaylarına benzemez! Zira, esnaf bu toplumun orta direğidir; miheng taşıdır, Otuz iki dişini gömmüş, derin bir sükut içinde vakarla hareket ederek, daima yapıcı ve birleştirici olmuştur. Şu veya bu sebeple asla sokağa iltifat etmemiştir. Yurdun dört bir yanındaki esnaf bugün sokakta ise; üstelik bütün bu hareketler, kendi teşkilatları tarafından organize olmayıp, kendiliğinden oluyorsa, kendilerinin yerinde ifadeleriyle bıçak kemiği parçalamış demektir! Hükümetin, kısmen geri adım atmasıyla esnaf birinci raundu kazanmıştır. Ama, bu hal daha başlangıçtır. Demokratik idarelerde hak, verilmez alınır! Esnaf, bu yürüyüşlerini ısrarla yürüttüğü takdirde hükümeti; haksız yere, yüzde 48 onanında artırdığı SSK priminden ve kazansın kazanmasın, küçük esnafı vermeğe zorladığı 500 milyonluk haksız vergiden geri adım attıracaktır! Yeter ki, demokratik teamüllere uyarak ve asla kanunsuzluk yapmayarak haklarımızı arayabilelim. Küçük, orta, büyük her kesimden esnaf, üretiyor, alıyor, satıyor, istihdam oluşturuyor, devlete yük olmuyor ve vergisini veriyor; piyasaya dinamizm kazandırıyor. Esnaf, baş tacı edilecek yerde; krizin müsebbibi gibi addedilip cezalandırılması; ağır vergilerle sıkboğaz edilmesi hangi vicdana sığar? Sorumsuz ve savurgan idarelerin ceremesini, hep bu fukara millet, özellikle dar gelirli ve orta direk konumundaki esnaf çekmiştir. Dünyanın neresinde bizdeki gibi demokratik bir idare vardır ki, milletin kendisi aç, biilaç, işsiz ve güçsüz iken, vekilleri olacaklar, fildişi kulelerinde; milletle alay edercesine; eh ne yapalım, önceki program tutmadı, yeniden kemerleri sıkın, zira bizim alternatifimiz yok deme cüretini gösterebilir? Onları oralara seçip getiren milletin, alaşağı da edebileceğini nasıl düşünmezler? Krizin yegane müsebbibi hükümet, böyle bir dönemde neden bir kanun çıkarıp da milletvekillerinin maaşlarını yüzde 50 düşürmez? Bir tarafta açlık sınırının altında kıvranan milyonlarca vatandaş ki, buna asil deyip milletin ta kendisi diyeceksiniz; diğer tarafta vekil sıfatıyla, milyarlara baliğ olan maaşları alacak ve bu durumu içinize sindireceksiniz! Asil bakıyor, vekil yiyor! Hani; biri yer bir diğeri bakarken kıyamet kopardı bu ülkede? Bu mudur sizin milletten yana siyasetiniz? Sosyal devlet anlayışınız ve adaletiniz? Meclis Başkanı da bizim gibi yeni öğreniyor; eczacı dahil 70 tane danışmanı olduğunu! Milyarın üstünde maaş alan bu zevatın 64 tanesi fazlalıkmış! Devleti arpalık görenlerin millet, umurunda olmaz elbet. Olmaz ki, krizlerin faturalarını, devamlı suretle millete çıkarmakta bir beis görmez ve bundan dolayı hicap duymazlar!