Hâlâ sıkıntı vadetmekten utanmıyorlar!

A -
A +

25 senedir gelip geçen bütün iktidarlar boyunca (8 yıllık Özal iktidarının 4 yılı hariç!) bu millete kemer sıktırıldı! Hele, şu son 5 senedir -ki, bu 5 senenin sorumluları halen iktidarda ve iş başındadır- bu millete çektirilenleri, Batılı emperyalist güçler sömürgelerine dahi uygulamamış ve çektirmemişlerdir! Ne talihsiz milletiz ki, IMF'nin bize dayattığı ölüm fermanının son aktörünü biz, kurtarıcı olarak biliyor ve neredeyse paylaşamıyoruz! Şu Kemal Derviş'in IMF'nin taşeronu olarak geldiğini bilmeyenimiz yok. Hal böyle iken; Kemal Derviş'i başta getiren DSP, ondan ayrılanların kurduğu YTP, ANAP ve kendisinin karar kıldığı CHP paylaşamıyor! Bütün bu partilere ve Kemal Derviş'e gerekli ve hak ettiğini ise, İstanbul esnafı verdi! Bu partilerle el ele veren Kemal Derviş'in ürettiği politikalar sonucunda aç, biilaç kalan milletin kendisi olduğundan; partilerin kendi aralarındaki paylaşamamak bir şey ifade etmiyor! Kemal Derviş'in gittiği parti de, kendilerine gelmesi için aba yakan partiler de milletten gerekli cevabı alacaktır! İşin tuhafına bakın ki; milletin derdi bununla da bitmiyor! Bunlara alternatif olarak meydan yerine çıkan ve yapılan kamuoyu araştırmalarında birinci parti gözüken AKP'nin de yetkilileri, iktidarlarının ilk 3 senesini sıkıntı olarak ilan ediyorlar! 25 sene yetmedi; buna bir 3 sene daha ekliyorlar! Ondan sonrası da meçhul! Bunlar iktidarda kalır mı, kalmaz mı? Onların hesabını yapan yok! Bilinen ve yapılan hesap; iktidara gelindiğinde ilk 3 senenin sıkıntı ve meşakkatli geçeceği! Bunu sıkılmadan ve utanmadan vadediyorlar! Bu ne demektir biliyor musunuz? 65 milyonun içinde 100 bin kişinin tuzu kuru. Geriye 64 milyon 900 bin kişi kalıyor. Her yaştaki bu kadar insana; 3 sene boyunca yemeyin içmeyin; çalışın, üretin; bunları ve elinizde avcunuzda ne varsa hepsini devlete verin diyorlar! Bu denli bir köleliği Firavun bile esirlerine yaptırmadı! Bilemediniz 3 sene 5 sene çalıştırdı; bir ömür boyu çalıştıran zalim nerede görüldü?! Milletle beraber politikacı da şaşkın! Nasıl şaşkın olmasın ki; politikanın duayeni Süleyman Demirel bakın ne diyor: '70'li yılların başı. Yüzde 53 oy alarak iktidar olmuşuz. İktidarımızın ikinci döneminin 2. senesi.. Bu dönemde gerçekleştirdiğimiz Türkiye tablosu; yüzde 7 kalkınma, yüzde 5 enflasyon.. Teslim aldığımız Türkiye'de iğneden ipliğe kadar her şey ithal ediliyor. Bizzat ben, iktidarımın 2. senesinde (1967) Türkiye'de ilk toplu iğne fabrikasının temelini atan kişiyim!. Valimi, katırın kuyruğunda Hakkari'ye gönderebilmişim! Hal böyle iken; benim önüme geldiler ve bir kağıt koydular! Ültimatom! Bırak git dediler! Arkamda halkın yüzde 53 oyu varken bunu bana söylediler! Hem de arzettiğim bu tablo karşısında!' Mevcut politikacılar eliyle bu şaşkınlığımızın nereye kadar gideceğini bir Allah bilir!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.