Abdülkadir-i Geylani Hazretlerinin sohbetini sunmaya devam ediyoruz: 'Sen! İlim öğrenen zat! Halin nicedir! Yalnız ilmin ismi ile yetindin; alim desinler diye ilim öğrendin! Öğrendiklerinle amel etmeyi akıl etmedin. Böyle bir ilmin, sahibine faydadan maada zararı vardır. Sen; bu halinle alim olduğunu söylersen, yalancı olduğunu yüzüne vururlar! Sen, böylesi bir ilimle ancak, nefsini avuttun! Yapmadığın işi, başkalarına emretmek ne demek oluyor? (Yapmadığınız işi neden söylersiniz?!) ayet-i kerimesi, seni tehdit etmiyor mu? Titremiyor musun? İnsanlara, Allah'ın birliğinden ve uluhiyyetinden dem vurursun amma, işin şirk! İnsanlara, sağlam işlerin yolunu gösterirsin, fakat sen; görsünler, desinler diye işler tutarsın! Sen! Kötü işlerin hepsini yaptığın halde; insanları bunlardan sakındırmaya kalkarsın! Senin gözlerinden hayâ perdesi kalktı! İman sahibi olsaydın; sende hayâ duygusu olurdu! Nitekim; sevgili Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır: (Utanma duygusu imandan gelir) . Her şeyden önce kanaatin yok; sende itimat edilecek bir hal de kalmadı! Sen; ilme ihanet ettin! Cenab-ı Hakk'ın katında ismin hainlerle yazıldı! Doğrusu, sana bir ilaç bilmiyorum! Düşünüyorum da; seni ancak tövbe kurtarabilir! Tövbe eder, kötü halinden döner; yeni ve güzel halinde ısrar edersen, kurtulacağını umarım! Yine sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki: (Bir kul, Allah'a kulluğu eksik kılarsa, Allahü teala ona bela verir. Kalbini gam ve kederle doldurur). Ele geçmeyecek şeyin peşinde koşmak, en büyük beladır! İbadeti eksik eden geçim sıkıntısı çeker! Evinde huzur olmaz, ailesinden sıkıntı görür! Kazancı azalır, çocukları ona isyan eder! Hanımından nefret duygusu görür! Hangi tarafa yönelse, ayağı tökezlenir! Hakiki Ma'bud'a kulluk eden, her hal ve şartta rahat yaşar. Nitekim, Cenab-ı Hakk şöyle buyuruyor: (İman edip, şükür yolunu tutarsanız, Allah, size niçin azap etsin?). Doğruluktan şaşmayınız! Yanımda doğruluk kılıncı vardır. Onunla yalancıların ve münafıkların kellesini keserim! Zira, doğruluk, yeryüzünde Allah'ın kılıncıdır; hangi şeyin üstüne konursa, onu keser! Yalancılar ve münafıklar ne tövbe bilir, ne de seyr yoluyla Allah'a dönebilirler. Özür yolunu tutup, tövbe etmek onlara yakışmıyor ki, bunları yapmak onlara nasip olmuyor! Allahım! Bizi gayrından yok et! Her şeyi seninle buldur! Dünyada da, Ahiretde de iyilik ver! Ateş azabından koru!'