'Kanayan yaraya tampon!'

Başlıktaki cümle ilgili bakanımıza ait.. Sağlık sistemimizi en yetkili ağız 'kanayan yara' olarak nitelendiriyor! Yarası kanayan vatandaş sağlığıyla ilgili olarak; gittiği hemen her sağlık kuruluşunda yaşadıklarıyla kahrediyordu. Hele; büyük şehirlerimizdeki SSK hastaneleri, insanlık adına; kelimenin tam anlamıyla 'yüzkarası' bir manzara arzediyordu. Gece yarılarından itibaren hastane koridor ve bahçeleri miting meydanları gibi! Bu kalabalıktan yalnızca 100 kişiye numara veriliyor; diğerleri ertesi günün kalabalıklarında şansını arıyordu. Numara almak ayrı dert, muayene olmak ayrı dert, ilaç alabilmek için ayrı dertti. Hele bir de film ve tıbbi tetkik gibi bir havale ile karşılaşırsanız; size verilen gün 3-4 aydan aşağı olmuyordu! Sağlıkla ilgili sigorta ve emeklilik hizmetlerini devlet eliyle yürütmenin 'kepaze' halini yaşıyorduk! Devlet tek yanlı olarak; vatandaştan 30-35 sene müddetle; sağlıkla ilgili prim kesiyor. Vatandaşa verdiği söz ise, çalışma esnasında ve emekliliğinde sağlık sorunlarına 'çare' olmaktır. Emekli olan vatandaş, hastalandığında; devletin ilgili sağlık kuruluşuna gidiyor ve bilinen manzaralarla karşılaşıyor. Devletin 'Gayya Çukuru'na dönmüş bu müesseseleri de yolsuzluktan ve talandan nasibini almış bulunmaktadır! Dolayısıyla; hasta-hekim münasebetinden ziyade, kurbanlık-kasap münasebetine maruz kalan vatandaş; ya soyuluyor veya göz göre göre ölüme terk ediliyordu! Önce doktorun dışarıdaki muayenehanesine gidip, bir güzel tanışacaksın! Ancak bundan sonra doktor, sizi hastanede tanıyor ve muayene ediyor! Yapılan onca hırsızlık, yolsuzluk ve talanların yanında bu anlattığımız; çok masum kalıyor! Canının derdine düşen vatandaş, çareyi; doktorla dışarıdaki muayenehanesinde tanışmakla buldu! Vatandaş ne yapsın?! AK Parti hükümeti kanayan bu yaraya parmak bastı ve; SSK'lı hastaların da devlet hastanelerinde muayene ve tedavilerine imkan tanıdı. Şimdilik 5 vilayette başlayan bu pilot uygulama, bilahare bütün yurda şamil kılınacak. Başbakan Tayyip Erdoğan; bu kanamayı bütünüyle durdurabilmek için bir de müjde verdi. SSK'lılar değil yalnızca devlet hastanelerinden; özel hastanelerden de hizmet alabilecekler! Bunun için de gerekli çalışmaları başlattıklarını ifade etti. Emeklisine insanca maaş veremeyen, onun sağlığıyla gerektiği gibi ilgilenemeyen devletin neresi 'sosyal'?! Sosyal devlet ilkesini Anayasaya yazmak ne ifade ediyor? Devletin kendisi Anayasal suçun gerçek faili ama; kim kimden ve nasıl hesap soracak?! Hastanelerimizdeki bu yüzkarası manzaralarımızla bizi değil AB'ye; olsa olsa Avrupa'daki tımarhanelere almak isteseler; ne demeğe hakkımız olabilirdi?! Şimdi söyleyin bakalım; AK Parti, AB'ye girmemizde gerçekten samimi mi, değil mi? Takıyye yapan, sakın başkaları olmasın!