Türkiye'miz çok zaman kaybetti. Biliyorsunuz sevgili okuyucularım; biz, ülke olarak 2. Cihan Savaşı'na girmedik. Bu savaşa girip de yakıp yıkılan ve yüzbinlerce insanı ölen Almanya bugün, bizim fersah fersah ilerimizde. Oysa, biz de, tıpkı onlar gibi demokratik idare şeklini benimsemiştik. Bizim de çok partili siyasi hayatımız vardı. İnsanımız farklı diyemeyiz zira, Almanya'ya gönderdiğimiz sıradan insanlarımızın her bakımdan halleri ortada. Hiçbir bakımdan Almanlardan aşağı kalır yanları yok. Üstelik ülkemiz çöl-çorak değil. Aynı anda dört mevsimin yaşandığı, verimli topraklara sahip müstesna bir ülkede yaşıyoruz. Bu durumun iki ana sebebi var. Birincisi, sistemin adını koyduk ancak, gerektiği şekilde kurup işletemedik. Adı demokrasi ama, uygulama ise, demokrasiden gayri her şey! Bu tuhaf uygulamalar yetmezmiş gibi, üstüne üstlük her on senede bir askeri darbe. Darbelerimizin de dünyada emsali yok; geliş sebepleri rayından çıkarılmış demokrasiyi rayına oturtmak! Böyle yapmakla demokrasiyi zıvanadan çıkardıklarının bile farkında değiller. İkincisi ise, var olan enerjimizi; hayali düşmanlar üreterek, onlarla savaşta tüketmiş olmamız. İttihat Terakki'den beri, kendilerini toplum mühendisi görenler, mütemadiyen muhayyel düşman üretip duruyorlar. Bu düşman, kah komünizmdir, kah irticadır, kah bölücülük vb. tür. Bizler, içeride; bu denli muhayyel düşmanlıklarla birbirimizi boğazlayıp durduk. Diğer bir ifadeyle enerjimizi toprağa verdik. Dışarısı, başta komşularımız olmak üzere tüm dünya bizim can düşmanımızdı. Onlarla hiçbir ortak meselemiz olamazdı. Çünkü onlar, el ele vererek bizi yok etmeye çalışmışlardı. İyi ama, onlar birbirleri ile de kanlı bıçaklı oldular; aralarında onlarca seneler süren çok kanlı savaşlar oldu. Şimdi ise, bütün bu olumsuzlukları geride bıraktılar; el ele vererek bir yerlere gitmeye çalışıyorlar. Düzenleri yerinde, halkları mutlu.. Biz ise, daha yeni yeni 'ergenekon' diye bir şeyi telaffuz etmeye başladık. Onda da ülkenin bir yarısı; bilerek veya bilmeyerek karşı safta; evet yanlış okumadınız, 'ergenekon' safında yer alıyor! Bu günlere gelebildiğimize şükretmekten gayri çaremiz var mı?