Düne kadar mevzi olan terör, modaya uyarak küreselleşti! Bu durum, elbette topyekûn küreselleşen dünyayı bekleyen umumi bir bela idi. Daha açık ifadesiyle; dünyadaki adaletsizliklerin, baskı ve zulümlerin dışa yansımasıydı. Dünyada hiçbir şey karşılıksız kalmıyor. Er ya da geç ilahi adalet tecelli ediyor. Sık sık vurguladığımız gibi, "zalimler, yeryüzünde adalet vasıtalarıdır!" Yani zalimler vasıtası ile müstahak olanlardan intikam alınmaktadır. Bizim halkımız, derin sezişiyle meseleyi şu cümle ile özetlemiştir: Dinsizin hakkından imansız gelir! Dünya, kurulalı beri, hiç bu kadar dengesiz olmamıştı. Ne demişler: Biri yer, biri bakar; kıyamet ondan kopar! İşte kopmakta olan terör kıyameti budur! Dün, bu kıyametin kopması için birinin yiyip diğerinin bakması gerekiyordu. Bugün itibariyle öyle bir noktaya gelinmiştir ki, birinin "aksırıncaya, tıksırıncaya kadar" yiyip semirdiği yerde binlercesi bakıyor! Üstelik yenilen bu malların gerçek sahipleri de, sayıları milyonlarla ifade edilen onca aç-biilaç insan yığınları... Himaye ve teşvik ettiler! Aklı başında hiç kimsenin, kendisini, usul ve yöntemlerini asla tasvip edemeyeceği terör, maalesef birilerinin işine yaradı. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın anlayışı ile, yine bu birileri tarafından destek ve himaye gördü. Sindirilmek istenilen güçlere karşı adeta bir maden gibi işletildi. Zamanla, mesele öylesine giriftleşip, çetrefilleşti ki; terör, gayesini kaybettiği gibi, şer güçlerin maşası halini aldı. Nasıl ki günümüzde güçler küreselleşti ise, terör de buna paralel olarak küreselleşti ve bütün bir insanlığı tehdit eder hale geldi. Dünün terör hamileri, durumun böylesine gelişip, günün birinde kendilerini de tehdit edeceğini düşünmediler. Birilerinden kastımız elbette başta ABD olmak üzere Avrupa ülkeleridir. ABD, "11 Eylül" baskınından sonra bir uyandı pir uyandı ama, Avrupa'ya yeterince tesir edemedi. Başta Fransa ve Almanya, yasak savma kabilinden ah-vah ettiler ama, içlerinden gülüyor ve terörü asla ciddiye almıyorlardı. Halbuki, küresel terör, ABD'den sonra çok ciddi işaretlerini hem Rusya'da ve hem de Avrupa'da (İspanya'da) vermişti. İstanbul'dakini burada ayrıca belirtmeye gerek yok. Türkiye zaten 1983'ten beri terör belasıyla uğraşmaktadır. Türkiye'deki terörü, seneler senesi görmezlikten geldiler. Hatta himaye ve teşvik ettiler. Ateş bacayı sarmadan... Londra'da meydana gelen terörist eylemle yavaş yavaş uyanıyorlar. Terör örgütlerinin mal varlıklarını donduralım demeye başladılar. Halbuki bu karar ta İspanya'daki terörist saldırısından sonra alınmış ama kâğıt üzerinde kalmıştı. Küresel terörle ancak ve ancak küresel iş birliği ile baş edilebilir. Ateş bacayı sarmadan akıllar başlara devşirilmeli... Türkiye'mizde de son dönemde terörist eylemlerde bir artış gözlenmektedir. Dünyadaki küresel terörden çok farklı olan bizdeki terörü yarınki yazımızda ele alacağız...