Biliyorsunuz sevgili okuyucularım; AK Parti hakkında açılan kapatma davasından sonra ortalık toz-duman oldu! Bir kısım açgözlüler yüzünden bir gecede pirincin fiyatı 3, 4 misline çıktı. (Neyse ki Başbakan Tayyip Erdoğan, stokçuları tek tek arayarak, ofisten almış oldukları malları geri verdirerek, pirincin fiyatını geri çektirdi.) Dikkat ediyor musunuz; bir kısım medya da dahil, tuzu kuru bir kesim insanımız istikrar istemiyor. Tayyip Erdoğan ve başında bulunduğu AK Parti hükümeti gitsin de, ne olursa olsun düşüncesinde olanlar var. Belli ki, bunlar dumanlı hava sevdalılarıdır! Hükümet olmuş veya olmamış; onlar için önemli olan kaotik ortamdır. Bundan dolayıdır ki, asla istikrarlı bir hükümeti iş başında görmek istemezler! Bu kişiler, ışıktan yarasa gibi kaçarlar! Hep karanlık olsun isterler. Çeteler bunların dostudur. Her köşe başında bir çete olsun dileğindeler! İstikrarlı piyasa; malların varlığı ve bunların serbest piyasa ortamında satılmasından asla hazzetmezler. Böylesi ortamda ve ne vurgun ne de talan yapabilirler! Bunlar alın teri ile para kazanmaya alışmadıklarından, daha açık ve amiyane ifadesi ile avantaya alışmış olduklarından, istikrardan arslandan kaçar gibi sırra kadem basarlar! Avantadan (vurgundan, talandan, karaborsadan vb.) para kazanan kişi için petrol ve emtia fiyatları ve hatta yiyecek fiyatları artmış; önemli mi? Bu fiyatların artışı, namusu ile geçinen insanlar için önemlidir. Bunlar herhangi bir mala zam geldiğinde üzülür. Çünkü, o malı satın alırken kırk kere hesap eder! Avantadan geçinen öyle mi? Alırken terlemedi ki, verirken terlemiş olsun! Onun için derler ki, "Bir kazancın nasıl olduğunu (helal mi, haram mı?) merak ediyorsanız, gittiği yere bakınız!" Karanlık devirlerin zenginlerine dikkat ediniz; ya vurgundan, ya talandan, ya stokçuluktan (karaborsadan), ya da rantiyecilikten... zengin olmuşlardır. Bunların Tayyip Erdoğan Bey'i ve onun; tek başına (istikrarı sağlamış olan) iktidarda bulunan AK Parti'sini istememesi ve ona karşı savaş açmaları kadar normal ne olabilir?!.