Mahalli seçimlere doğru

A -
A +

Siyasi partiler, belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve il genel meclisi üye adaylarını belirlemek için yoğun bir faaliyetin içindeler. İsmi üzerinde; mahalli seçimlerde seçilecek olanlar, mahalli yöneticilerdir. Dolayısıyla bu seçimlerde adayların kişiliği, parti kimliklerinden önce gelmektedir. Siyasi parti yöneticilerinin de bu denli ince eleyip sık dokumaları bu yüzdendir. Aday belirlerken; mahallinde bilinen, sevilen ve iş yapabilecek kişiler aranmaktadır. 2004 yılında yapılan mahalli seçimlerde seçilip, iş başına getirilen yöneticilerin beş yıllık icraatları milletimizin gözleri önündedir. Bu yüzden, bu seçimlerin seçmen için zorlu bir seçim olmayacağını tahmin etmek mümkündür. Daha açık ifade ile, milletimiz, AK Partili belediyelerin hizmet kalitesini yaşayarak gördüler. Nasıl görmesinler ki, enselerinde; günün her saatinde kendilerini arayıp ne yapmakta olduklarını yakından takip eden ve yeniden aday belirlemelerinde de bu hususu dikkate alan, hizmet sevdalısı bir Başbakan var. Bendeniz, kaç kere Ankara'dan İstanbul'a geçerken, sınıf arkadaşım olan İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu'na uğrayıp bir kahvesini içmek isteğime muvaffak olamadım. Çünkü, ne zaman telefon etsem, İbrahim Bey makamında olmayıp; ya bir dağ köyünde yol veya su işi ile, ya da şehrin bir kenar mahallesinde bir belediye hizmeti ile meşgul.. Ne zaman, bir kahve içebileceğiz talebime cevabı ise; 'sevgili vekilim; Başbakanımızın, susuz ve yolsuz köy kalmayacaktır talimatını yerine getirebilmek için; dere-tepe, dağ-bayır demeden koşuşturuyoruz. İstersen koşturma; gecenin bir vaktinde arayıp soruyor! Kendilerine sağlıklı ve olumlu bilgi verebilmek için buralardayız. İnşallah kahveyi bir başka zaman içeriz!' oldu. Ayrıca, mahalli seçimlere, dünyayı dalga dalga saran küresel krizin etkisi altında giriyoruz. Bu olumsuz durum, bizim ekonomimizi de ister istemez olumsuz yönde etkiledi ve etkilemeye de devam ediyor. Unutmayalım ki, bu krizden de ancak, siyasi istikrarla ve güven ortamının devamını sürdürebilmekle çıkabiliriz. Siyasi istikrarsızlık ve kaotik ortam, krizi daha da derinleştirir ve içinden çıkılmaz hâle getirir. Milletimiz, bütün bunların şuurunda olarak sandık başına gidecektir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.