Millet neye göre oy verecek?

Yönlendirme amaçlı kamuoyu araştırmaları hangi sonuçları gösterirse göstersin; bu seçimler, bundan öncekilerin hiç birisine benzemeyecek! Basında çarşaf çarşaf yayınlanan ve televizyon ekranlarında günler boyu yorumları yapılan bu anketlerin ne kadar aldatıcı, yönlendirme amaçlı olduklarını 4 Kasım sabahı hep birlikte göreceğiz! Bu seçimler, kısmen 1950 seçimlerine benziyor! Orada da, CHP ve İnönü zulmüyle millet inim inim inletilmişti! Millet işsiz, aç ve perişandı; fakirlik ve yokluk bütün bir memleketi kasıp kavuruyordu. Köylü şehre inemezdi! Bu ceberut devirde şehirleşme oranı yüzde 0'dır! Yanlış okumadınız (yazıyla) yüzde sıfır!.. Şehirlerde ekmek ve kaput bezi gibi en doğal ve hayati ihtiyaç maddeleri karne ile veriliyordu! Memurlara 10 kuruştan verilen şeker; meteliğe kurşun sıkan köylüye ve sivil halka 5 liradan satılmaktaydı! Kör kuruşu bulamayan köylü, hükümet tarafından dayatılan 3 liralık yol vergisini veremediğinden; taş ocaklarında mecburi çalışmaya tabi tutulur veya hapsi boylardı! Köylerde şeker, CHP'li muhtarların evlerinde bulunur; köylünün şekere olan ihtiyacı; balta, orak gibi herhangi kesici bir aletle yaralandığında, kanı durdurmak içindi! Yoksa; yemek ve çayda kullanmak gibi bir lüksü olamazdı! Ben, Karadeniz çocuğuyum. Karadeniz'de malum arazi kıttır. Dolayısıyla o yörede buğday ekilebilecek arazi yoktur. Karadeniz halkı buğday ekmeği ve cızlavet (lastik ayakkabı) ile Menderes'ten sonra tanıştı! Koskoca ülkede Kinin yoktu ve millet, sıtmadan kırılıyor; katliam şeklinde toplu ölümler vuku buluyordu! Sadece ipuçlarını vermekte yetindiğim böyle bir atmosferde seçimler yapılırsa ne olur? CHP'nin karşısında değil Menderes, Lenin yer alsaydı; tek başına iktidara gelir, CHP'yi sandığa gömerdi! Aynen öyle oldu; 450 kişilik Meclis'in 411 kişisi Menderes'in DP'sinden seçildi! Şimdilerde ise, 'milenyum' çağına girdik; çok şükür eski kıtlık yok. Ancak; yolsuzluk ve yoksulluk milleti canından bezdirdi! Milletin siyasetçiye güveni sıfırlandı! Siyasetçinin durumu, ülkeyi ve ülke insanını ittiği yüzkarası hal herkesin malumudur! İşe bakın ki; milletin huzuruna çıkacak yüzü kalmamış partilerin tek umudu Kemal Derviş!.. Adamı yere göğe koyamıyorlar ve aralarında paylaşamıyorlar! Hangi parti iktidara gelirse gelsin, seçimlerden sonra da ekonominin başında Kemal Derviş olsun istiyorlar! Millet onları da, paylaşamadıkları Kemal Derviş'i de çok iyi tanıdı! Hiç zahmet etmesinler! Son koalisyon döneminde işinden edilen 2 milyon 400 bin kişinin 700 bini Kemal Derviş'in eseridir! Derviş'in geldiği günle, görevden ayrıldığı gündeki dövizin TL'ye karşı artış oranı yüzde 120! İstenildiği kadar kamuoyu araştırmaları yapılıp toplum yönlendirilmeye çalışılsın! Geçmiş olsun; toplum yönlendi bile!