Muhalefetin önemi

A -
A +

Demokrasilerde muhalefet, hele anamuhalefet neredeyse iktidar kadar önemlidir. Bundan dolayıdır ki, muhalefet de iktidara yakın sorumluluk duygusu içinde olmalıdır. Bizdeki gibi yıkıcı muhalefetin zararını yalnız iktidar değil bütün bir millet çeker. Bu duruma en önemli örnek; yakın tarihimizdeki 2. Tezkere olayıdır. Müzakereleri yürüten heyette yer alan sorumlu kişilerden Deniz Bölükbaşı, pazarlıkların perde arkasını açıkladı. Hükümetimiz; Amerikalılarla çetin pazarlıklar sonucunda her istediklerini elde eden anlaşmaları sağladılar. Buna göre; Türkiye, Türk-Irak sınırından 20 km içerilere girebilecek; kendi askeri komutasında PKK'ya gerekli dersi verebilecekti. Bunu yapmadığımız için, bugün her bakımdan başımız beladadır! Terör örgütü mensuplarının sınırlarımızdan sızıp, ülkemizin muhtelif yerlerinde yaptıkları eylemleri ile Kuzey Irak'ta kurulmakta olan Kürt Devletinin ülkemize vaki yansımaları başımızdaki püsküllü belalardır! O gün Tezkere'nin icabına bakıp... O gün Tezkere'nin icabına bakıp sınır ötesi harekatı yapabilseydik; yukarıda saydığımız iki püsküllü bela da olmayacaktı; olamayacaktı. Nasıl olsun ki, bügün itibariyle bölücü örgütün üsleri, silah ve mühimmatının saklandığı yerler, hep bu 20 km alan içinde olmaktadır. Türk subayının komutasındaki Mehmetçiğin güvenliği sağlamakta olduğu bölgede Kürt devletinin oluşumunun imkan ve ihtimalı var mıydı? Tezkere'nin gereğini yerine getirememekle bütün bu bölgeleri, inisiyatifimizin dışına çıkarmış olduk. Kendi başına kalan terör örgütü ile Kuzey Irak'taki Kürt siyasi partileri, böylece o yerleri gönüllerince dizayn ettiler. ABD gibi bir cihan devletinin, üç-beş baldırı çıplak Kürdü, bölgenin en güçlü ve istikrar unsuru, üstelik kendi dost ve müttefiği Türkiye'ye tercih etmesi akıl alır gibi değildir. ABD bunu yapmışsa; mecbur olduğu ve başka yapabilecek şeyi olmadığı içindir. Peki, o vakitler ne oldu da hükümetimiz gerekli olan bu kararı alamadı? Bir kere bütün dünyada ABD'nin aleyhinde bir hava vardı ve bu Afganistan'ı ve Irak'ı işgalinden kaynaklanıyordu. İşte, CHP'nin önderliğindeki muhalefet de bu havayı körükleyerek amacına ulaştı. Bu arada, muhalefetin yanında yer alan Cumhurbaşkanı Sezer ile Meclis Başkanı Arınç ve AK Parti'nin içinde bir kısım insanlar; özellikle doğu ve güneydoğulu milletvekilleri Tezkere'ye yeşil ışık yakmadılar. Asker ise, kendisini direkt ilgilendiren böylesine hayati bir konuda ilk defa sessiz kaldı! Amerikalıların ifadeleri ile 'liderlik görevi'ni üstlenmediler! Medyamız muhalefetin yanında Bu arada medyamızın sol-sağ demeden büyükçe kısmı da muhalefetin yanında yer almıştı. Bizler, gazetelerimiz ve aynı görüşü savunan birkaç kalem erbabıyla birlikte adeta kelaynak kuşları gibi kalmıştık. Köşelerimizden haykırıyor, lakin sesimizi kimselere duyuramıyorduk! Onca yırtınmamızın ve avazımızın çıktığınca bağırmamızın sebebi, bugünleri o günden gördüğümüz içindi! Birinci Körfez Harekatı sıralarında yine böyle bir fırsat ayağımıza gelmiş; merhum Özal bu tarihi fırsatı kullanmak istemiş ancak, o günkü hükümete ve askere laf anlatamamıştı! Yanlış anlaşılmasın, bizim kimsenin toprağında gözümüz yok! Yalnız öz topraklarımızı korumak ve gerekli güvenlik tedbirlerini alabilmek için böyle bir harekata ihtiyaç vardı. Muhalefet o zaman ne diyordu? Irak'a girersek, oradan gelecek tabutların hesaplarını hükümet veremezmiş! Peki, şimdi içerideki şehit tabutlarına ne diyecekler? Bunlarda hiç mi veballeri yok? Çok merak ediyorum; o kararı aldırmayanların bugün acaba vicdanları hiç sızlamıyor mu?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.