"Muhtıralar demokrasisi!"

A -
A +

Bizim demokrasimiz de böyle işte; dünyadaki hiçbir demokrasiye benzemiyor. O yüzden devamlı muhtıralara muhatap oluyor. Hem de her çeşidinden. En son olarak, "yargı muhtırası"na şahit olduk! Daha dün (8 ay önce) genel seçimlerden yüzde 50'ye yakın oy alıp tek başına iktidara gelen AK Parti'ye kapatılma davası açıldı. Dava, Anayasa Mahkemesi'nde görülecek. Savcının iddianamesinin özetinde AK Parti'nin "Laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline gelmesi" gösteriliyor. Hemen belirtmeliyiz ki, AB sürecindeki bir ülkenin demokrasisinin hangi ad altında olursa olsun muhtıralara muhatap kılınması kabul edilebilir bir şey değildir. AB'nin genişlemeden sorumlu komiserinin çok yerinde vurguladığı üzere; demokrasilerde esas olan kuvvetler ayrılığıdır. Burada, siyasetin yargıya müdahalesi olmayacağı gibi yargının da demokratik siyasete müdahalede bulunmaması lazım gelir. Türkiye'mizde bu muhtıralara, her nedense hep hükümet ve TBMM muhatap kılınmaktadır. O vakit, adama sormazlar mı ki; Meclis'in duvarında yazan: "Hakimiyet (egemenlik) kayıtsız şartsız milletindir" sözü ne manaya gelmektedir? Ne tür muhtıra olursa olsun, bunların hepsinin demokrasimizi budadığı (kolunu, kanadını kırdığı) apaçık bir gerçektir. Doğrusu bunda, bu tür muhtıralara çokça muhatap olmuş Süleyman Demirel'in vebali çok büyüktür! Her seferinde "şapkasını alıp gitmiş!" bir kere olsun dik duramamıştır! Şahsen, bu muhtırada benim dikkatimi çeken husus, işin zamanlamasıdır. Öyle; hafta sonuna denk getirilip piyasalarla irtibatlandırılmasını yazmayacağım. Malum; dava Anayasa Mahkemesinde görülecek. Aynı mahkemede Meclis'in 411 oyla çıkardığı Anayasa değişikliğini ihtiva eden maddeler, CHP ile DSP'nin müracaatı üzerine zaten görüşülmektedir. O anayasa değişikliği maddeleri de kimilerine göre; laiklik maddesini zedelemektedir! Yeni açılan bu dava, mahkemenin elindeki iptal istemli davayı etkiler mi, etkilemez mi? Sadece soruyorum... Etkilemez derseniz, o vakit, davanın sonucunu beklemek daha şık olmaz mıydı?!.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.