New York notları

A -
A +

Eski Dünya ile yeni Dünya birbirinden ne kadar farklı! Yeni Dünya'nın dış görünüşü insanı hayrete düşürüyor. Her şeyin, olması gerekenden çok büyük ve devasa olduğu metropollerde insanlar göke kapalı yaşıyor! Göke ve ufka kapalı gökdelenlerin arasında insan, kendini adeta labirente hapsedilmiş hissediyor. Hayat, gecesi ve gündüzüyle, bu labirentin içinde amansız bir koşuşturmayla geçiyor. İlk görüşte insan maddeyi hükmü altına almış ve ona tesir ediyor zannediyor, ancak; biraz dikkat edilince işin öyle olmadığı bütün çıplaklığı ile görülüyor. > İnsan maddenin esiri Olması gerekenin aksine insan, maddenin elinde esir konumunda... Hayatı, yalnızca birbirinin kemiğine musallat ve bu uğurda biteviye bir savaş olarak algılayan insan mutlu olabilir mi? Burada ruh tamamen inkar ve iptal edilerek beyin ve bedenler urlaştırılmış. Hemen herkes obezite illetiyle mustarip. Dünyanın birçok yerinde insanlar açlıktan kırlırken burada fazla yemekten hastalanıyor! İnsanoğlu, yaratılış gayesini kaybedince, nefsinin ve maddenin elinde böyle oyuncak oluyor! Bu insan tipini ne doyurabilir ve ne de mutlu edebilirsiniz. 11 Eylül'de terörist baskını Amerikalının burnunu sürtmüş, sokaklarda insanlar ürkek ve tedirgin yürüyor. Bundan böyle Amerikalı artık, nefsiyle beraber korkularının da esiri! Sömürü sisteminin çarkları olanca gücü ve homurtusuyla, biteviye dönerken, zavallı Amerikalı var gücüyle köşe kapmaca oyununa devam ediyor. > Yaşamak için mecbur Yaşayabilmek için bu mücadeleye mecbur; aksi halde, o çarklar evvela kendilerini öğütüp bitirecek! Dolayısıyla, o labirentten çıkabilmenin imkan ve ihtimali yok! Doğu, bu manada yoksul ama, mutluluğun sırrına erişmiş. Kanaat gibi sonsuz bir hazineye malik... Batılı yedikçe doymuyor ve asla mutlu olamıyor. Doğulu yarı aç da olsa, ruhunun tatminiyle mutlu... BM binasında dünyanın dört bir yanından gelmiş devlet ve hükümet başkanları geçen bir hafta boyunca işte bu mutluluğu aradı. İnsanlığın tutulduğu illetler ve dünyanın içine yuvarlandığı sorunlar ve bunlara hal çareleri dillendirildi. Kurt taksiminin hakim olduğu dünyamızda bu sorunların altından kalkılabilir mi? Hiç sanmıyoruz! Temenniler hoş da; bu iradeyi gösterebilecek yönetici ve yönetimlerden eser yok!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.