Mutlu ay Ramazan'a girdik. Mübarek olsun. İnşaallah bu mübarek Ramazan ayını ağız tadıyla idrak ederiz. Zira, geçen Ramazanların milletimize nasıl zehir edildiğini biliyoruz! Nedense; cin şeytanlarının bağlı bulunduğu bu mübarek ayda, insan şeytanları ziyadesiyle azıyor! Milletin dinine imanına, mukaddesatına saldırmaktan bir an olsun geri durmuyorlar! Bu millet niye geri kaldı diye; dinli dinsizi, dinsiz dinliyi karalayadursun; konuştuğumuz ve münakaşasını yaptığımız konular; bu ifritten sualin cevabını serapa gözler önüne sermiyor mu sevgili okuyucularım? Dünya alem ne ile ve nelerle uğraşıyor; biz neyin ve nelerin münakaşası ile vakit kaybediyoruz? Evvel emirde; bu ülkede Batılı standartta demokrasinin olmadığı şundan belli ki, ülke insanı ile bu insanları idare etmeye yeltenen güruhun gündemleri birbirinden çok farklı ve çoğu zaman birbirine taban tabana zıt! Ama; gelin görün ki, gündemi bu idareci denilen güruh tayin ediyor ve millet de ister istemez bunların tesirinde kalıyor! Hiçbir şey yapmasa bile; bunları dinleyip morali bozuluyor. Yahu! Sizin başka işiniz gücünüz yok mu; diyor ama, sesini kimseye duyuramıyor! Eften püften meselelerle gündem tayin eden idareci güruhu, topyekun bir milleti peşlerinden sürükleyerek; telafisi mümkün olmayan en kıymetli şey olan zamanlarını telef edip gidiyorlar! Yazık günah değil mi bu millete? Yabancılar, bize bakıp; nelerin münakaşası ile vakit öldürdüğümüzü görünce; nereleriyle bizlere güldüklerini biliyor musunuz? Şu sefil mantığa bakın; efendim, İran'a gidildiğinde; nasıl ki o ülke sınırlarından içeri girilince, kadınlar belirlenen örtüleri giymek zorunda ise, bizim ülkemizde de kamusal alanda kadınların belirli örtüleri takmaları yasaktır! Bu cümleden olarak; başları kapalı milletvekili eşleri, Cumhuriyet kutlamaları için Çankaya'ya giremezler! Hoppala! Evvel yoğ idi; işbu rivayet yeni çıktı! Kamusal alan nedir; bu alanlar baş örtülü, baş açık insanlarımızın verdiği vergilerle meydana gelmiyor mu. Kamusal alanda hizmet görmek ile kamusal alandan hizmet almayı ayırt edemiyorsak kendimize başka bir dünya seçmemiz gerekir, çünkü bu dünyada bu sefil mantıktan anlayabilen bizim dışımızda tek bir kişi gösterilemez. Bir yandan İran'ı ve rejimini tu-kaka edeceksin; öbür yandan da onun bir uygulamasını 'mehel'dir deyip örnek alacaksın! Kel başa şimşir tarak diye buna derler herhalde! Ayol! İran, İran'ın Şii rejimi ne vakitten beri ideal oldu ki; onu örnek alıp bu millete dayatıyorsunuz? Bu asil milletin içinde İran'ın Şii rejimine özlem duyanı, duyanınız edeniniz mi var ki, orayı ve oranın uygulamalarını dillerinize pelesenk ediyorsunuz? Dedik ya; ağız tadıyla bir Ramazan idrak edebilecek miyiz diye; daha Ramazan başlamadan, onu istikbal edercesine, zakkumu ağızlara verdiler bile! Vah benim talihsiz memleketim ve mazlum insanlarım! Sen ne vakit kendine gelecek ve senden olan idarecileri başına geçireceksin?