Bugün 24 Kasım.. Yüz elli bin öğretmen açığı ile bir 'Öğretmenler Günü'nü daha idrak ediyoruz. Üç yüz bin öğretmen sırada bekliyor; neden bu açık giderilmiyor değil mi? Öyle ya; bundan önceki iktidarlar, bütçeyi hesapsız-kitapsız kullanarak ülkeyi duvara toslatmadılar mı?
Hatta; savurganlıkta yarışa girerek; bu ülke insanını 40 yaşında emekli etmediler mi? Halbuki, en güçlü devletlerin bile ekonomileri; sosyal güvenlik sistemleri yüzünden çatırdıyor ve buna tedbir olarak da; emekli yaşını 65'lere ve hatta 67'lere çıkarmanın kararlarını almak zorunda kalıyordu. Üç gün daha o koltukta oturmak için; iyilik gibi gözüken ve gerçekte en büyük kötülüğü millete yapanlar; bütün bu hesapsızlıklarının bedellerini sandıkta gömülerek ve siyaset sahnesinden silinerek ödediler ve el an da ödemeye devam ediyorlar!
Unutulmasın ki bu iktidar, on bir yıllık görevi süresinde tam 400 bin öğretmenin atamasını gerçekleştirdi. Ve yine yalnızca bu iktidar, bütçenin yarıdan fazlasını eğitime ayırarak; eğitimde hamle üzerinde hamleler gerçekleştirdi. Her ile üniversite ne demek? Daha dün için, bu hal hayal bile edilemezdi. Ve, hepsinden önemlisi; bugünün öğretmenleri, dünküler gibi simit satmıyor!
Dershaneler, çarpık eğitimin; daha açık ifadesiyle eğitimsizliğin bir sonucu değil mi idi? Ve bu durumdan gelip geçmiş tüm iktidarlar şikayetçi idi. Ama, hiçbir iktidarda, elini taşın altına koyabilecek yürek yoktu! Seneler senesi doğruyu bilip görmelerine rağmen; yanlışta ısrar ettiler. Ve neticede ne oldu biliyor musunuz? Dershaneler o kadar çoğaldı ki, adeta okulların yerini aldılar! Bunlar, bu kadar gerekli idiyse; adama sormazlar mı; o halde, bu okullar niye var?
Öğretmen, dersi okulda öğretse ki, görevi bu, bunun için maaş alıyor- dershaneye gerek kalır mı? Bakınız, dershane yaklaşımı ile öğretmenler bile töhmet altında kalıyor! En kutsal mesleği bile karalıyoruz; buna hakkımız var mı?
Malum; rütbelerin en üstünü ilim rütbesidir. Bu rütbeye sahip öğretmenler ise, toplumların en saygın bireyleridir. Onların maaşlarını gerektiğinde iki katına çıkaralım ama, onları şu dershanecilik zilletinden kurtaralım!
Dershane sahipleri; bu güne kadar olan oldu; ancak, bu iğreti durum ilanihaye devam edemezdi. Sizler para kazanacaksınız diye; yavrularımızı sizin için yarış atı yapamayız! Elinizi vicdanınıza koyun ve hükümetin önerisine kulak verin. Gerçekten 'hizmet' etmek istiyorsanız, okullaşın!
Öğretim becerilerinizi okullarda öylesine sergileyin ki, dershanelere gerek kalmasın!
Ülkemin ışık tutucuları, yol göstericileri, aziz öğretmenlerimizin gününü kutluyor; bu en kutsal görevlerinde üstün başarılar ve hizmetler diliyorum.