Partiler seçmene oynuyor!

57. Koalisyon Hükümeti'nin suyunun ısındığı su götürmez bir gerçektir. Mevcut hükümet, ne bu Başbakan'ı taşıyabilir ve ne de teşkiline sebep olan partileri! Bu durumu, herkesten önce, iktidar partilerinin yetkilileri görmekte ve her biri, karşı tarafı suçlayıcı bir bahanenin ardına saklanarak, koalisyon adabına uymayan davranışları sıkça sergilemektedirler. Onlar da bu hükümetle seçimlere gitmenin intihar olduğunu çok iyi biliyorlar! Dolayısıyla; canlarını kurtarma derdine düşen iktidar partileri; seçime giden bu yolda, vuruşarak çekilmeyi ve çekilirken seçmenlerine mesaj vermeyi ihmal etmiyorlar! Bütün bunlar, sadece bize özgü siyasetin ince hesaplarıdır ve bu hesapları, doğrusu bizim liderlerimiz pek mahirane yapmaktadırlar! Bu hususta onların hakkını teslim etmek gerekir; zira, bu denli siyasi kıvraklık ve manevralarda kimse onların eline su dökemez! MHP, AB ile alakalı görüşmelerin başlatılabilmesi için, öne sürülen ön şartların, kendileri tarafından kabul edilemeyecek hususlar olduğunu; dolayısıyla bunları gerçekleştirecek siyasi bir iradenin teşekkülü halinde, hükümetten çekileceklerini açıkça ifade ediyor! Bunu yaparken de, bir fedakarlıkta bulunacaklarını ve yeni hükümetin önünü açacaklarını vurguluyor! Yani, başka bir deyişle; Hükümet'in için yer almakla, AB'ye giden yolda Türkiye'nin önünü tıkamayacaklarını dillendiriyor. Düşünecek olursanız, MHP'nin bundan başka seçeneği zaten gözükmemektedir! Mevcut hükümet ortakları ile ve şimdiye kadar sergiledikleri icraatlarla seçimlere girmenin faturasını, en iyi kendileri görüyor zira! İyisi mi; bizi iktidara taşıyan doneler, hazır elimizde iken, bunları seçim meydanlarında malzeme olarak kullanırız, düşüncesiyle bu yolu zorluyorlar! Ve, bakın biz, milletimizin âli menfaatleri için iktidar koltuklarını bıraktık, demeye getirecekler! Böylece, koalisyondaki başarısızlıklarını örtmeye; unutturmaya ve seçmenin gözünden saklamaya çalışacaklar! MHP ile açıktan sürtüşmeye giren ANAP'ın hesapları da ondan farklı değil! ANAP da, erken ya da zamanında yapılacak bir seçimde eriyip yok olacağını çok iyi biliyor! Onun da seçmene oynayabilmek için elinde tek kozu var; o da, Türkiye'nin AB ile ortaklık müzakerelerini başlatabilmek! Bunu, MHP ile yapması imkansız gözüküyor. O halde; bir taşla birkaç kuş vurabilmek için; aynı seçmen tabanına hitap ettikleri DYP'yi iktidar saflarına çekmek istiyor! İktidardaki başarısızlık suçuna DYP de ortak ederek, seçmenin zihnini bulandırmak ve bu bulanıklıktan medet umuyor! DYP bu oyuna gelmedi ve iktidar partilerini kendi hallerine bıraktı! Zamanın, onların aleyhine, kendilerinin ise, lehine çalıştığını çok iyi biliyor! İktidarın büyük ortağı DSP'de ise, liderinin sağlık problemleri ile ve bu problemin büyümesi halinde; partinin Kemal Derviş'le mi, yoksa İsmail Cem ile mi, yahut bir üçüncü isimle mi yoluna devam edeceğinin hesapları yapılıyor! Bunun için de, Ecevit'in karar vermesi ve kendisinden sonrasını belirlemesi bekleniyor!