Sağ ve sol

A -
A +

Bir ceketin en alt düğmesi yanlış iliklenirse, yukarıdaki tüm düğmeler de, ister istemez yanlış iliklenmiş olacaktır. Tıpkı bunun gibi; Türkiye'deki siyasi oluşumda sağ ve sol tabirleri âdeta birbirlerinin yerine kullanılagelmişlerdir. Bunu da ilk tespit eden; dünkü yazımda, sermaye-emek ilişkisini vurguladığımız, solun cins beyni İdris Küçükömer'dir. Bütün dünyada sol, üretimden ve üretileni hakça dağıtan ve her şeyden önemlisi, insanı, insan hak ve hürriyetlerini merkezileştiren bir sistemin adıdır. Daha doğrusu, dünyada böyle bir arayış var ve bunun dünyadaki adı soldur. Hemen her şeyi aparmak üzerine kuran ve kurumsallaşan bizdeki statükocu zihniyet; uyuz seyyaliyeti ile dünyaya yayılma istidadı gösteren solu, derhal bayrak yaptı ve kendine benzetti! Böylece sol, yetişmekte olan kendi gençliğini, kendi içinde, daha doğmadan öldürmüş oldu. Yalancı sağ ve yalancı sol üzerine kurulan karşıt kamplar, daha sonra, kıyasıya birbirlerine karşı kırdırıldılar. Olan gençlere oldu. Binlerce, on binlerce taze fidan söndü! Bundan da önemlisi, gençlerin gelecek umutları, yanmamak üzere söndü! Milletçe maziye bakıp; 'eyvah gençliğim!' demek ve bundan gerekli dersi almak durumundayız. Peki, aldık mı? Günümüz tablosuna bakınca, bu suale maalesef evet diyemiyoruz. Öne çıkan siyasetçiler, hâlâ eski hamamın şarkısını söylemekteler! Hâlâ istismar peşindeler! Otuz iki dişini sıkmış; vaziyet-i umumiyeyi derin bir sükût içinde izlemekte olan gençliğin; sağı-solu alt alta veya yan yana yazıp, iki çapraz çizgi ile iptal ve inkâr etmekten başkaca çaresi yoktur! Ya, gerçeğini arayıp bulacak ve meydan yerine koyacak veya öncekileri gibi yem olacaktır! Bunca acı tecrübeden sonra yem olmak ise, onca donanımlı gençliğe yakışmasa gerektir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.