Artık, SSK'lılar da birinci sınıf insan addedildi ve bundan böyle onlar da devlet hastanelerinden sağlık hizmeti alabilecekler! Bizde, her nedense, deliler devamlı kuyulara taş atıyor; onca akıllılara ise, o taşları yerlerinden çıkarmak düşüyor! Anayasa'ya "sosyal devlet" ilkesini koymuşuz ama, bu sadece lafta kalmış; asla kuvveden fiile çıkarılamamıştır. Bir sistem düşününüz ki, devlet; kendi eliyle hastane kurup işletiyor. Çalışan kesimin bir bölümünü ayırarak, onlardan tıpkı diğer çalışanlar gibi vergi, sigorta primi vb. kesintileri yapmasına rağmen, kendi hastanelerinden bu bir kesim çalışanı sağlık hizmeti alamıyor. Alamıyor derken, insanca alamıyor. İnsanlar, kendi paraları ile ancak bu kadar rezil rüsva edilebilir! SSK'da milyonlarca çalışan ve emekli olmuş insan var. Devlet, bunlara çalışırken başka alternatif de sunmamış; yalnızca kendi (devlet) eliyle emekli olabilmelerine imkan tanımaktadır. Dürüst olmanın bedeli!.. Ömrünü devlet hizmetine vermiş; çalmamış, çaldırmamış; namusuyla çalışıp emekliliği hak etmiş yığınla insan... Ve bu insanlar, namuslu olmalarının, dürüst olmalarının bedelini bir ömür boyu çile çekerek ödüyorlar. Hele İstanbul gibi, Avrupa'nın birçok devletinden daha kalabalık şehirde yaşamaya çalışan SSK emeklileri için, sağlık, dertten öte bir kâbus ve adeta bir bela!.. Emekli hastalar, izdiham yüzünden ne doğru dürüst muayene olabiliyor; bin bir zorlukla muayene olsa da, gerekli tedaviyi hiçbir zaman alamıyor. SSK hastanelerindeki rezaletler; insanların itilip kakılmaları her gün televizyon ekranlarında ve gazetelerin sütunlarında "ayıp vesikamız" olarak ayyuka çıkmaktaydı. SSK emeklisi için bir ilacı alabilmek bile tek kelime ile tam bir işkence idi. Hükümetin bir girişimi oldu; bütün bu rezaletlere son verecek; hangi kurumda ve hangi kategoride çalışırsa çalışsın; çalışanını ve emeklisini ayırımcılıktan kurtararak ve hepsine hizmeti tek elden, "adil" bir sistemi bulup uygulamaya koydu. SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığına devri, eczanelerin bu bakanlıkla sözleşme yapmaları kısa da olsa; belirli bir süre karmaşayı beraberinde getirecektir. Ama, bir, bilemediniz en fazla iki ay sonra sistem rayına oturacak ve şimdiye kadar hiçbir iktidarın düşünemediği bu devrimi AK Parti hükümeti gerçekleştirmiş olacaktır. Teşekkür etmesini bilmeliyiz Bütün bu rezaletlerin sürdürülmesi, herkesin bildiği şekliyle birilerine "ahlâksız rant" temin etmekte idi. Onlar elbette bu sistemsizlik sisteminden memnundular ve asla yıkılmasına taraftar değillerdi. Bunlardan ve bunların sözcülüğüne soyunan çeşitli şahıs ve kurumlardan gelen her türlü baskıya direnen Sağlık Bakanını, hükümeti ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ı kutluyoruz. Gazetecilik, yazarlık hep olumsuz tenkit yapmak değildir. İyi ve güzel yapılanları da görmeli ve bunlardan dolayı da teşekkür etmesini bilmeliyiz.