Savaşın nerede duracağına dair...

ABD, 11 sene sonra, geliştirdiği en son silahlarını yeniden Basra Körfezi ve etrafına konuşlandırdı. Bizzat ABD Başkanı'na göre; başlatılmış olan bu savaş, Afganistan'daki Taliban yönetimi, Üsame bin Laden'in başını çektiği El-Kaide ve Afganistan'da mevzilenen çeşitli diğer terör örgütlerinin bertaraf edilmesi ile bitmeyecek; dünyanın neresinde terör örgütü, bunların mensubu teröristler ve onları destekleyen güçler varsa, onlara da yansıtılacaktır. ABD'nin bu savaştaki en büyük fiili destekçisi İngiltere'nin Başbakanı Tony Blair ise, yaptığı konuşmada, üzerine basa basa; bu savaşın Taliban yönetimi ve Afganistan'daki terör örgütleri ile sınırlı olacağını vurguladı. Savaşın en büyük riskini, bölge ülkesi olarak üzerinde taşıyan Pakistan'ın Devlet Başkanı Pervez Müşerref de; bize kat'i teminat verildi, bu savaş sınırlı olup, kısa sürecektir, dedi. Bir kısım ABD'li senatör, Afganistan'ın ardından, sıranın Irak'ta olduğunu söyledi! Birbirini nakzeden bu çelişkili beyanlar, savaşın nerede ve nasıl duracağına dair müphemiyet arzediyor. Demek ki, ABD yönetiminin bilip, müttefikleri dahil dünyanın bilmediği çok şeyler var! Eğer ABD, Afganistan savaşından sonra durmaz ve başta Irak olmak üzere dünyanın netameli coğrafyalarına nizamat vermeye kalkışırsa, işi çok zordur. Bu takdirde, yanında şimdiki gibi bir ittifak çemberi bulamayacaktır. Bu durum başta Türkiye'yi rahatsız edecektir. Zira, ABD'nin Kuzey Irak't#ki niyet ve tutumu bellidir. Irak'ın toprak bütünlüğüne kasteden ve kuzeyinde kurulması öngörülen ayrı ve müstakil bir devlet, Türkiye gibi bölgenin diğer ülkelerini de yakından ilgilendirir ve rahatsız eder. Afganistan'ın geleceğinin tartışıldığı şu günlerde bile, ABD ile müttefikleri arasında görüş birliği hakim değildir. Uluslararası arenada her devletin kendi menfaatlerini gözetip kollamasından daha tabii bir şey olamaz. Bakınız; Afganistan'ın kuzeyinde bulunan ve Taliban güçlerine karşı senelerce savaşmakta olan ve yeni operasyonda da, ABD'nin de desteğini alarak, bütün güçleriyle Kabil'e yüklenen Kuzey İttifakı'nın geleceği belli değildir! Pakistan ve İngiltere, Afganistan'daki Kuzey İttifakı'na soğuk ve mesafeli olduklarını açıkça deklare ettiler. O halde, başını General Dostum kuvvetlerinin çektiği Kuzey İttifakı, yem olarak mı kullanılmaktadır?! Öyle ya, Afganistan'ın geleceğinde söz sahibi olmayacaklarsa, akıtılan bunca kan ve yapılmakta olan bunca mücadele boşuna mıdır? ABD'nin Afganistan'da kurulmasını arzu ve hayal ettiği, eski Kral Zahir Şah'ın kukla yönetimi; senelerce birbirlerini boğazlamış, darmadağınık Afgan kabilelerini susturabilir mi? Hasılı, bundan böyle, insanlığın ve dünyanın işi zor!