Solun serencamı

A -
A +

Dünyadaki sol enternasyonaldir. Bizdeki katı devletçilik yüzünden sağda ve soldaki hiçbir parti gerekli fikri erginliğe erişememiş; hemen hepsinin programları 'çıkartma kağıdı' hüviyetinden ileriye gidememiştir! Cumhuriyet tarihi boyunca devletçilikten sapma hareketi, ciddi olarak ilk defa 1950 senesinde DP iktidarıyla yaşanabilmiştir. Bu hareket tam ve kamil manada liberal olmamasına karşın; o kadarı bile sonunu kanla getirmeye yetti! DP iktidarına bu sonu reva gören CHP ve onun lideri İsmet İnönü, ilk defa 60'lı yıllarda 'ortanın solu'nu telaffuz etti. Parti içinde her renkten solcu olmasına rağmen, İnönü; 6 Ok'un 'devletçilik' umdesini yeğledi! 1963 senesinin koalisyon iktidarında Çalışma Bakanı olan Bülent Ecevit, Turancı ve ırkçı olmayan milliyetçi bir görüşü temsil ediyordu! Ecevit, 1972'deki Kurultay'da partinin genel başkanı olunca, söylemlerini, aşırı sola prim verecek şekilde değiştirdi! 'Toprak işleyenin, su kullananın gibi!..' Ecevit'i, daha sonraki senelerde ve özellikle iktidarlarında hep milliyetçi sol çizgisinde gördük. 80 Askerî müdahalesinden sonra, siyasi yasaklı olan Ecevit'in boşluğunu dolduran sosyal demokratlar, partiyi milliyetçi çizgiden çıkarıp yeniden 'enternasyonalizm'e kaydırdı. Siyasi yasakların kalkması ile birlikte görüldü ki, Ecevit, bir ömür boyu kader birliği yaptığı arkadaşlarından kesin olarak ayrıldı ve adına Demokratik Sol denen DSP'yi kurdu! DSP'yi de milliyetçi sol çizgide tutmaya özen gösterdi! 91 senesine gelindiğinde, karşıt sol, yani bu kez oğul İnönü'nün genel başkanlığını yaptığı SHP iktidar ortağı oldu. Önce Süleyman Demirel'in başbakanlığında, daha sonra onun Cumhurbaşkanlığına çıkmasıyla birlikte Tansu Çiller'in başbakanlığında yürütülen DYP-SHP koalisyonu yıprandıkça, Ecevit'in DSP'si palazlandı. Zira, karşı soldaki parti, kurultaylar partisi olarak tarihe geçecek ve her kurultayda yeni bir genel başkan ve yönetim kademesi ile siyaset sahnesinde yerini almaktaydı! Son genel başkan Deniz Baykal, yeni bir kurultayla partinin ismini CHP olarak aslına inkılap ettirdi ancak, bu bile onu son seçimlerde Meclis'e sokamadı! Cumhuriyet'in kurucusu olan parti, Cumhuriyet tarihi boyunca ilk defa Meclis dışında kalıyordu. Bu durum, Deniz Baykal'ı genel başkanlıktan etti! Ecevit'in DSP'si ise, 99 seçimleri öncesi ve sonrasında iktidar ortağı olmayı başardı! 99 seçimleri öncesi dışarıdan destekli azınlık hükümeti döneminde, kendisine teslim edilen Öcalan sayesinde girdiği seçimlerden 1. parti olarak çıktı! Yürüttüğü 57. koalisyon hükümeti döneminde, millete üst üste iki ağır ekonomik kriz yaşattı. İşin içinden çıkamayınca, ABD'den Kemal Derviş'i getirtti. Kendi rahatsızlığı ve ülkenin perişan hali karşısında partisi tam ortasından ikiye bölündü ve solda yeni bir parti (YTP) teşekkül etti. Umutlarını bağladığı Kemal Derviş de onu yarı yolda bırakıp CHP saflarında yerini aldı! 3 Kasım seçimleri sol için kıran kırana bir mücadeleye sahne olacak! Çünkü bir tarafta Kemal Derviş'li ve Deniz Baykal'lı CHP, bir yanda yıpranmış ve ülkeyi batağa saplamış, yaşlı ve hastalıklı Bülent Ecevit, diğer yanda ise, bu ikisinden farklı ve yeni şeyler vadeden İsmail Cem ve partisi YTP var!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.