Sorumsuz beyanlar...

A -
A +

AK Parti Hükümeti'ni, ağırdan alıyor diye eleştirenler; ülkemizi tehdit eden iç ve dış tehlikeleri bilmeyen ve bunları gerektiği gibi değerlendiremeyenlerdir. Başından beri ısrarla bir hususun üstünü çizerek vurguluyoruz ki, bu savaşta Türkiye'nin bir dahli yoktur. Savaş, tamamen Türkiye'nin isteği dışında ve hatta Türkiye'ye rağmen yapılmaktadır! Sorumsuz kişilerin televizyon ekranlarına çıkıp, kesmekte oldukları ahkamlarını ibretle izliyoruz! Birbirlerine zıt iki görüş, mütemadiyen horoz dövüşü yaptırılıyor. İkisi de birbirinden yanlış olan bu görüşlerin birincisi; kayıtsız şartsız ABD'ye teslimiyettir! Yanlış okumadınız; maalesef bir kısım sorumsuz kişiler televizyon ekranlarına çıkıp; Türkiye'nin ABD'nin yanında savaşa girmesini ve bu durumun menfaatimize olduğunu söylüyorlar. Bunların, kimin menfaatine çalıştıkları izahtan varestedir. Ki, bunların dediğini; ABD'nin yanında savaşa giren İngiltere bile yapmıyor! Bu görüşe zıt olarak dillendirilen ikinci tez ise, ABD'nin karşısında olmak.. Bunlar da akılları sıra, böyle davranmakla ABD'yi savaştan sözde geri koyacaklar! Bu iki zavallı görüşleri savunanlar, AK Parti Hükümeti'ni kıyasıya eleştiriyorlar. Hükümetin ne acemiliği kalıyor, ne kararsızlığı.. Halbuki hükümet en doğru olanı yapıyor; ne ABD'ye kayıtsız şartsız teslim oluyor ve ne de, ABD'yi tam karşısına alıyor. Bundan önceki iktidarların sürdürdükleri politikalar sonucu ülkemizi getirdikleri noktada yapılabilecek şeyi ben size söyleyeyim mi? Kayıtsız şartsız ABD'ye teslimiyet! ABD ne isterse harfiyen yerine getirmek ve asla onun sözünden bir milim inhiraf etmemek! ABD de, zaten bu duruma hayret ediyor ve bu Türkiye ne yapmak istiyor diye küplere biniyor! Çünkü; bir ülke hem avuç açar durumda ve hem de talepler peşinde olamaz! İşte; AK Parti iktidarının devraldığı böyle Türkiye'dir ve bütün bu olumsuz şartlara rağmen teslim olmamakta ve direnmektedir. Alkışlanacağı yerde eleştiriliyor! Bu da bize özgü muhalefetin gereği olsa gerek! Yahu; burası Hotanto mudur; sapanla avlanan Afrika'nın ortasında kabile devleti midir? Şunun şurasında, henüz 10-12 sene geçmedi; ne çabuk unuttuk Birinci Körfez Harekatı'nı? O vakit; 500 bin insan sınırlarımızı zorlayıp içeri girmedi mi? Onları aylarca bakmak külfetine katlanmadık mı? 36. Paralel'in kuzeyinde yönetim boşluğu meydana gelmedi mi; o boşlukta kümelenen PKK terör örgütü ile seneler senesi boğuşmak zorunda kalmadık mı? Noktası ve virgülüne kadar; oynanan oyun o günkünün aynı değil mi? Aynı ve hatta daha beter tehlikeler kapımızda değil; onlarla içi içe değil miyiz? Allah'tan bütün bunları gören ve gerektiği gibi değerlendirip; hükümetin yanında olduğunu açıklayan Genelkurmay'ımız var da; içimiz rahat!.. Türk askeri Kuzey Irak'a girecek; göçü orada durduracak ve Türkiye'nin aleyhinde oluşabilecek terörist oluşumlara asla fırsat vermeyecektir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.