Tansu Çiller'e haksızlık ediliyor!

Başbakanlığı döneminde AB bayraktarlığı yapan ve bu uğurda, Türkiye'nin aleyhine işlemesine rağmen Gümrük Birliği'ne evet diyen şimdiki ana muhalefet lideri Tansu Çiller; AB'nin görüşüldüğü liderler zirvesine iştirak etmediği ve AB ile adaylık müzakerelerinin başlamasının ön şartı olan idamın kaldırılması konusunda 'evet' demeyeceği için, samimi bulunmamakla eleştiriliyor! Bir kere; Cumhurbaşkanı'nın başkanlığında toplanan liderler zirvesi, sonuçları itibariyle Tansu Çiller'i haklı çıkarmıştır. Başbakan'ın bulunmadığı ve iktidar ortaklarının her birinin ayrı telden çaldığı bir konu etrafında kendisini ve partisini kullandırmamıştır. Bunun neresi yadırganabilir? Mevcut siyasilerin önceden göremediklerini görmek ve ona göre tavır almak niçin suç olsun? AB konusu etrafında hükümet partileri paramparça olmuşken, ana muhalefet partisinden çimento görevi beklemek; bu karşılığı bulamayınca da tu-kaka etmek hangi insafa sığar? Gazeteci, Tansu Çiller'e soruyor: 'Öcalan mı, AB mi?' Cevap: 'Elbette AB; ama, hiç kimse bizim üzerimizden istismar yapamaz, oyun oynayamaz!' Yani; siz hükümet partileri olarak hazırladığınız 'ulusal program'da, yapacaklarınızı, kısa ve orta vadeli olarak sıraladınız ve altını imzaladınız. Tabii bunların içinde, idamın kaldırılması da var. Şimdi iş, idamın kaldırılmasına gelince, yan çiziyor ve bu iş Meclis'te halledilsin istiyorsunuz! Bunun bu şekilde yapılmasını isteyenler, o Meclis'te değiller mi?! Şark kurnazlığının bu kadarına da pes doğrusu! Hem, Öcalan yüzünden iktidara geleceksiniz; iktidarınızda Öcalan'ı asmayıp, arslanlar gibi besleyeceksiniz; idam konusunu muhalefete kaldırtıp iktidarınıza devam edeceksiniz ve hem de; evet, ve hem de; seçimlerde bu hali koz olarak kullanacaksınız! Yani, davulu Tansu Çiller'in boynuna asacak, tokmağı elinizde bulunduracaksınız! Oh! Ne ala memleket! Böyle bir siyaset yağması nerede var? Tansu Çiller, sorumluluktan kaçmıyor; tasarı, Hükümet tasarısı olarak gelsin destekleyelim, diyor. Bir muhalefet partisinden bundan öte bir özveri beklenebilir mi? Hükümet, hükümetliği yapamıyorsa, inin o koltuklardan ve bana azınlık hükümeti kurdurun, diyor. Hem, AB'nin önünü açayım ve hem de; kısa süre içinde ülkeyi seçime götüreyim, diyor; daha ne desin? Hükümetseniz, hükümetliğinizi bilin ve gereğini yapın, diyen bir muhalefet anlayışı nasıl yadırganabilir? Üstelik, size destek vadediyor; ama bu vaatte sizden hükümet olmanızı istiyor. Uyum içinde olduğunuzu iddia ediyorsunuz ya; gösterin uyumunuzu ve imzanıza sahip çıkın! Sorumlu hükümettir, muhalefet değil.