Tehlikeli oyun!

A -
A +

Türkiye'miz ısrarla; "küresel terör" denilen tehlikeli oyunun içine çekilmek istenmektedir. İstanbul'da ard arda patlatılan bombalar, bu durumun ilk ciddi işaretleriydi. İstanbul'daki terör eylemlerinde; her ne kadar İsrail ve İngiliz (Sinagoglar ve İngiltere Başkonsolosluğu) binaları hedef seçilmişse de asıl hedefin Türkiye'miz olduğu aşikardır. Türkiye'mizin istikrarına ve güvenliğine kastedilmek isteniyor. Nitekim, istim arkadan geldi ve; UEFA'nın almış olduğu kararla, Galatasaray'la Beşiktaş futbol takımlarımızın İtalyan Juventus ve İngiliz Chelsea takımları arasında İstanbul'da oynanması gereken maçları "güvenlik" gerekçesiyle tarafsız sahaya alındı. Bu durum, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın isabetle belirttiği gibi "teröre primden" öte bir mana taşımamaktadır. Üstelik, yetkililerimiz "devlet garantisi" verdikleri halde; UEFA böylesine abartılı ve anlamsız bir kararı alabiliyor. Burada dünyaya verilen mesajı aramağa gerek yok; zira, başta İngiltere ve Avustralya gibi ülkeler, kendi vatandaşlarına Türkiye'ye gitmemeleri şeklinde uyarılarda bulundu! Bundan daha açık "sirkatin söylenir mi?" UEFA'nın kararının arkasında kimlerin olduğu ve Türkiye'mizi bu tehlikeli oyunun içine kimlerin çekmek istediği belli değil mi? Asla adil olmayan bu karar karşısında hükümetimiz ve ilgililer, gerekli tepkiyi gösterdi ve diplomatik atak başlattılar. Bu yüz karası kararın geri alınabilmesi için öncelikle Juventus ve Chelsea takımlarının başvurularını geri çekmeleri gerekmektedir. Dünyayı taksim edemiyorlar! Başbakanımız Tayyip Erdoğan, şahsi dostu olan İtalyan Başbakanı Berlusconi ile yaptığı telefon diplomasisi neticesinde Juventus takımı, başvurularını geri aldıklarını duyurdular. Ancak, gazetemizin baskıya verildiği saatlere kadar İngiltere'den ve İngiliz futbol takımı Chelsea yetkililerinden olumlu bir cevap alınamadı! Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Canaydın'ın ifade ettiği gibi; "UEFA'nın almış olduğu bu karar, İtalyanlardan çok İngilizlerin baskısı ile alındı!" Dünyanın en son taksimatı 2. Dünya Savaşı sonrasında ve bu savaşın galipleri arasında yapıldı. Burada; İngiltere savaşın galipleri arasında olmasına rağmen istediklerini tam manası ile elde edemedi. Hatta elde ettiklerinin bir kısmından, bir süre sonra el çekmek zorunda kaldı. Zaten 2. Dünya Savaşı'nın çıkış sebebi; güçlenen Almanya'nın, kendisini tatmin edecek ve kendisini doyurabilecek zenginliklerden mahrum olması idi. Dünyanın neresine baktıysa, ya İngiliz, ya Fransız, ya Hollanda veya İspanya sömürgesi olduğunu gördü. Halbuki mevcut gücü karşısında; aslan payını istiyordu. Bu gaye ile 2. Dünya Savaşını başlattı; müttefikleri ile birlikte yenildi. İngiltere, ABD ve Rusya ile birlikte savaşı kazanmıştı ancak, eski saltanatını o da kaybetmişti. Yığınla sömürge elinden çıkmıştı. Dikkat edilirse; milenyumla birlikte başlatılan "küreselleşme" savaşının perde arkasındaki ülke İngiltere'dir. ABD, işin öncülüğünü İngiliz ve İsrail desteğiyle ve belki de onların dümen suyuna girerek yapıyor! İngiltere'nin dümen suyuna girmeyen Clinton başkanlığındaki ABD'nin gayet ılımlı ve barıştan yana politikası vardı. Bush ve Blair'in iktidarlarıyla birlikte dünyanın düzeni süratle bozuldu. Başlattıkları "küreselleşme" olgusu, beraberinde "küresel terör"ü de getirdi. Bu durumdan da en ziyade zarar gören ülkeler meydandadır. Teröre prim vermemeli... Maalesef Türkiye'miz de bu zarar görenler ve görecekler (!) hanesinde mütalaa edilmektedir! Edilmektedir ki; güvensiz ülke addedilmekte ve amaçladıkları sinsi oyunun içine çekilmek istenmektedir. Türkiye'miz bu oyuna asla gelmemeli ve kendisine dost görünenlerin yaptığı gibi "teröre prim" vermemelidir. ABD'deki İkiz Kulelerin yıkılması hadisesi, İstanbul'da patlatılan bombalardan daha mı az tesirliydi ki, olaydan sonra ABD sınırları içindeki hiçbir uluslararası müsabaka iptal edilmedi veya yabancı (tarafsız) sahaya alınmadı?! Bugünkü bu İngiliz aklı o gün nerede idi?! Neden kendi vatandaşlarına ABD'ye gitmemeleri için uyarıda bulunmadı? Ne pahasına olursa olsun; Türkiye'miz kenetlenmeli; dik durmalı ve bu haliyle hakkını dünyaya haykırmalıdır!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.