Yanlışta bu kadar ısrar niye?

Hükümet, tatbik mevkiine koyup; olmadığını görüp de ikide bir değiştirdiği IMF markalı programlarında ve iktidar koltuğunda ısrar ettikçe Türkiye, baş aşağı doğru gidiyor. Dün, kendisine destek verip de kurulmasına ön ayak olan sivil toplum kuruluşlarının hepsi, şimdi hükümetin ve programının aleyhinde! Çünkü, ucu kendilerine dokunmak bir yana; destek olup, güç verdikleri hükümetin narında kendileri de yandı. Evet, Türkiye tarihinin gelmiş geçmiş en beceriksiz hükümetiyle karşı karşıya bulunmaktayız. Bu hükümet en büyük hatayı, 'mali milat'ı ilan etmekle yaptı. Milletin devletine olan ekonomik güvenini temelinden sarstı. Topyekun millet, iflas bayrağını dikmiş; hükümet hâlâ vergileri artırmanın derdinde! Meşhur hikayedeki gibi; bağırıp çağırmanın son noktasına gelip, sesini hükümete duyuramayan milletin, artırılan bu yeni vergiler karşısında oynamaya başladığını görürseniz şaşmayın! Millet, hükümete güvensizliğini; parasını ya yastık altına koyup saklayarak ya da yurt dışına kaçırarak göstermiştir! Bu güven temin edilmediği takdirde de; piyasaların canlanacağını beklemek ham hayaldir. Peki; bu güven nasıl temin veya yeniden tesis edilebilir? Denenmişi denemek, ahmaklıktır! Hükümet ne yapsa, ne etse olmuyor işte! Değil ABD'den, uzaydan bakan ithal etse yine olamayacaktır! Zavallı Derviş'in koşuşturmalarını görüyoruz. Bir arpa boyu yol alamıyor! Bu adamcağız, Türkiye'den 25 senedir ayrı kalmış ve ABD gibi, kurulu düzeni olan ve tıkır tıkır çalışan bir sistemde, masa başı bürokratlığı yapmış. Orada başarılı da olmuş. Ama, herkesin gördüğü gibi, geldiği günden beri o da irtifa kaybediyor! Bu gidişle yakında o da, hükümet gibi sıfırı tüketecek! Yazık günah değil mi bu millete? Derviş, geldiği Mart Ayı'ndan beri havanda su dövüyor! Reel sektörü unutup, bütün gücünü, bilgi, birikim ve tecrübesini mali sektör üzerine yoğunlaştırmasına rağmen, ne faizleri düşürebildi, ne döviz fiyatlarının anormal yükselişini durdurabildi. Derviş, hatayı; bir yandan Türkiye'de akılcı ve çağdaş sistem yok deyip, bunu yeniden oluşturmaya gayret ederken, diğer yandan, mükemmel işleyen bir sistem varmış gibi hareket edip, bu sisteme göre kararlar alarak yaptı. Hâlâ da yapmaya devam ediyor! Halbuki, işin temelindeki yanlışı görmeli ve güvensizliği gidermenin yolunun SEÇİM olduğunu bilmeliydi! Derviş, boşuna gayret sarf ediyor! Zira, akıntıya karşı kürek çekiyor! Yeni bir seçim olmadan, bu güvenin temin edilemeyeceğini bilmiyorlar mı? Bal gibi biliyorlar ama; hükümet, ne yüzle millete gidebileceğinin dert ve hesabında! Hükümet partileri, böyle bir seçimde başlarına geleceğini biliyor ve bundan dolayı da, her ne pahasına olursa olsun, iktidarda kalabilmenin amansız mücadelesini veriyorlar! İyi de; bu şark kurnazlığı, nereye kadar devam edebilecektir?