Zihin inkılabı

A -
A +

Türkiye'nin her şeyden önce bir zihin inkılabına ihtiyaç duyduğu açıktır. 1920'lerde kurulan devletin oluşumu ve o günkü şartlara göre vazedilen kanunlar; 1789 Fransız İhtilali'nin dünyamıza getirdiği yeni anlayışlara ve o anlayışa göre dizayn edilen sisteme göre uyarlanmıştı. O tarihten sonra bizzat Fransa bile, çeşitli istihaleler (değişim) geçirerek 6. cumhuriyeti yaşar olmuştur. Bizde ise, 2. cumhuriyetçiler lafı bile kızılca kıyametin kopmasına sebep olmuştur! Devletin kurucu partisi konumunda bulunan CHP ve bu partide siyaset yapanlar; elde ettikleri bu devlet gücünü 'statüko'ya dönüştürerek, bu gücü bir türlü bırakmak istemediler! Zamanın değişmesi ve gelişen yeni şartlar onlar için bir şey ifade etmiyordu! Onlara göre, parti amblemlerindeki 6 ok ve bunların ifadelendirdiği manalar, kurtuluş reçetesinin ta kendisi idi! Özellikle İnönü döneminde uygulanan katı devletçilik ve meydana getirilen bürokratik devlet anlayışı; cebri telkinler sonucu alma zorunda kalacağımız demokrasiyi sureta kılmaya yetecekti! Yani, yalnızca adı demokrasi olan bir yönetimle yetinecektik! Ağır hantal işleyişi ile devlet ve bürokrasi, bütün kurum ve kuruluşları ile hüküm-perva olacak; başta ekonomi olmak üzere her şeyi o dizayn edecekti! İktidara CHP dışında kim gelirse gelsin, asla muktedir olamayacak, CHP zihniyetini sürdürmek zorunda kalacaktır! Bürokratik hantal devlet anlayışı, devletin içinde öylesine kök budak saldı ki, millet devlet için adeta figürandı! Gelen tüm iktidarlar, eğer, gerçekten millet için bir şeyler yapmak isterlerse, önce devletin bu hantal yapısıyla ve bürokrasi ile savaşmak zorunda kalıyordu! Bu halin tipik örneği; dünün komünist ülkelerinin hemen hepsinin demokrasiye dönüş programlarında özelleştirmeyi tümüyle gerçekleştirmeleri karşısında, bizim hâlâ işin dedikodusunda oluşumuzdur! Koca Parlamento, eski CHP zihniyetli bir Mümtaz Soysal'la baş edememiş; aldığı bütün özelleştirme kararlarını iptal ettirebilmiştir! Mümtaz Soysal bu gücü, elbette tek başına kendisinde bulmamış ama, devletin hantal yapısından ve kök salmış bürokrasiden almasını bilmiştir! O halde evvel emirde yapılması gereken husus, devleti aslına inkılap ettirmektir. Milletten önce devletin demokratikleşmesi gerekmektedir! Çünkü, milletin demokrasi adına her attığı adım karşısında devleti ve onun köhnemiş kanunlarını bulmaktadır! Bu eksikliği, ceketin ilk düğmesinin yanlış yere iliklendiğini nihayet yeni CHP de gördü! Kemal Derviş'i ve onun anlayışını saflarına katması bunun işaretidir. Sadece bu durum bile, 4 Kasım sabahı itibariyle Türkiye'de artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının delilidir!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.