Çalışan garson bardak kıracaktır

HERKES haklı. "Antalya bir harika, Göcek dünya tatlısı, Datça müthiş, Turgutreis mutlaka görülmeli." Başka? "Trabzon, Pamukkale, Erzurum, Urfa, Artvin, Kuşadası, Mersin, Vangölü civarı insanı büyüleyen güzelliklerle dolu." Doğrudur... Kim nereyi övüyorsa gerçeği söylüyor. Türkiye, güzelliklerin her mevsim yarıştığı bol müjdeli mükemmel bir coğrafya. ¥¥¥ Dağımız mı eksik? Çayımız, şelâlemiz, yaylamız mı yok? Denizlerimiz, hatta insana ürküntü veren bozkırlarımızın az ötesi inanılmaz yeşilliklerle sarmaş dolaş değil mi? Evet. Ve biz bu özenle yaratılmış ihtişamın ilk mutlu şahitleriyiz. Anadolu insanı öz yurdunu yeni yeni keşfediyor. ¥¥¥ Paranız varsa dinleniyorsunuz. Paranız varsa eğleniyorsunuz. Paranız varsa bütün uzak rüyalar ayağınıza geliyor. Ülkemizin tadına varışımız otuz yılı geçmez. Ne zaman ki, otoyollar, asfaltlar, arabalar çoğaldı, tatil kültürü de yerleşmeğe başladı. Bu kültür edinildikten sonra en ucuza en fısıltısız tatil nerede, onlar gündeme gelecek. Yakındır. ¥¥¥ Israrlıyım... İç turizm tamı tamına kökleşmeden dış turizme hizmet veremezsiniz. O sebeple, Cumartesi Pazar ile yılbaşı ve upuzun Bayram tatillerini yerinde bulurum. Kazanılan iç turizm tecrübesi, hizmet sektörüne kalite getirecektir. Hatta bankacılığa, hazır giyim sanayiine, otobüs ve uçak servislerine, yemeğe-içmeğe, dostluklara, hediyelik eşya sektörüne. Turizmcileri ufak tefek hataları yüzünden eleştirmeyelim. Olabilir... Ne demişler? "Çalışan garson bardak kırar, oturanlar kırmaz." ¥¥¥ Epeydir bardak kırıyoruz... Devam. Elbette farkındasınız... Yeşillikler, mavilikler, tarihî zenginlikler, yöre özellikleri, farklı kültürler kimsenin baba malı değil. Tamamı sergilenecek, tanıtılacak ve bundan gelir elde edilecektir. Türkiye bu kapıyı nihayet araladı. Beş on yıl sonra 50 milyon turisti ağırlamaya hazırlanalım. İspanya, İtalya ve Yunanistan artık bıkkınlık getirmiştir. Ülkemiz onlarca yıl turizmden ekmek yiyebilmeli. ¥¥¥ Şaka değil. Türkiye'de çirkin yer bulamazsınız. Yeter ki biz çirkinleştirmeyelim. Daha yeşil, daha mavi, daha temiz, daha seviyeli ve daha gayretli olmak zorundayız. Bırakın, arada bir bardaklar kırılsın. Şangırtısı bile mûsıkî makamında.