Darı unuyla baklava mı?

BİR, ninemin Cumhurbaşkanı seçileceğine inanmam, bir de Türk-Yunan kardeşliğine. Yunanistan'la dostluk kolay değildir. "Yok canım" deyip de, "Artık aradaki buzlar eridi, eski inatları kalmadı" gibi iyi niyetli sığınışlar boşuna. Çok çok kuvvetli değilseniz Yunanistan'dan dostluk beklemeyin. Daha 55 yıl önce İkinci Dünya Savaşı'ndan perişan çıkmış Yunanistan öylesine uysal ve süklüm püklüm idi ki, "Türkiye ile konfederasyon kuralım" diye yaltaklanıyorken 10 sene geçmeden diş göstermeğe, Batı Trakya Türklerini ezmeğe, Kıbrıs'da oyunlar aynamaya kalkıştı. Yunanistan'la dostluk zor iştir. ¥¥¥ Dostluk ve komşuluk konusunda yığınla söz edebiliriz. İşte bazıları: "Aktarla konuşan gül yağı, kasapla konuşan içyağı kokar... kömürcünün evine giren yüzü kara çıkar... Düşmanın büyüğü küçüğü olmaz... Herkesin dostu kimsenin dostu değildir... Seninle barışan düşmandan ve iki defa pişirilen etten sakın... Ah deme, düşmanın oh demesin... Arkadan düşman, yüze dost..." Unutmayalım: Küçük dereler çok ses çıkarır. Misk yerini belli eder. Darı unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz. ¥¥¥ Ne var ki, bir haftadır darı unundan baklava yapma derdindeyiz. 15 Ocak 2002'de kıymetli lider Rauf Denktaş ile Klerides bir araya geliverince (acep?) incir ağacından oklava yapılacak mı? Evet demeğe hazır mısınız? Keşke... Ama Yunanistan'ın bütün bu samimi arzulara taş koymayacağı ne mâlûm? ¥¥¥ Son günlerin moda söyleyişiyle, "İyi niyetli ama temkinli" bekleyişlere yeniden uzandık. Zaten sabrı hep biz gösteririz. Barış dallarını hep biz uzatırız. Dostluğu her dönemde biz özleriz. Ne vakittir? Elli senedir... Yunanistan'ın eski dışişleri bakanı Pangalos dört yıl önce ne demişti? "İstanbul'a gidiyorum ama pasaport almam. Kendi şehrimize pasaportla mı gireceğim?" Bu haset yüklü, gerilim artırıcı, âsap bozan sözleri hatırdan çıkaramayız. Çünki bu sırnaşık iddia Yunan politikasının özünü oluşturur. Ve bizi daima dikkate çağırır. Uyuklamak yok, devamlı tetik duracaksınız. ¥¥¥ Büyük devlet adamı Denktaş'a her şeye rağmen kolay gelsin diyor, Bilmem kaçıncı defa pişen etten hayırlar umuyoruz. Bekleyelim bakalım.