Hoppala mı? Evet, hoppala!

ARGO tâbirle "Accayip bir millet" olduk. Eğriyle doğru, çürük ile sağlam yanyana ve kardeşçe geçinip gidiyor. Komediyle ciddiyet omuz omuza. Hesap ile hesapsızlık amcaoğlu. Tembellik, çalışkanlığın eniştesi. İşlerimiz mi?.. O da "Vurdum çayıra, Mevlâm kayıra" istikametinde ve "Gittiği yere kadar" umursamazlığında yol alıyor. ¥¥¥ Buyurun size inanılmaz bir hikâye. Efendim... Bir firma kurulur, adı da MNR. Tekstil aksesuarları ve makinaları, perde malzemeleri, mutfak aspiratörü, iç giyim ve pijama yapacak, dış ülkelere satacaktır. İmalât başlar. Birden akıllarına gelir. "Haydi" derler. "Yurt dışındaki ticâri müşavirliklerden, ataşelerimizden yardım isteyelim." Ve harekete geçip faks ile dış temsilciliklerimize sorarlar: "Biz, şu şu şu alanda üretim yapıyoruz. Sizin oralarda bu kalemlerle ilgilenen alıcılar var mı? Varsa, adreslerini gönderebilir misiniz?" ¥¥¥ Şimdi siz, "Bunun neresi acayip, elbette yardımcı olmuşlardır" demekteyseniz, aklınıza yanarım. İhracatçı MNR firmasına, Ankara'daki Dış Ticaret Müşavirliğinden şöyle bir cevap yetişir: "Dışarıdaki temsilcilerimizi niye ikide bir meşgûl ediyorsunuz? Bir daha aramayın. Zaten onları da size cevap vermemeleri için uyardık." Hoppala mı? Hoppala ya... ¥¥¥ Bizim, burnundan kıl aldırmayan, gayet ciddi, sabah 8 akşam 18 mesâili müşavirlerimiz keşke beş dakika vakit ayırıp da İstanbul'daki Tayvan Konsolosluğuna bir uğrayabilse. Uğrayabilseler de, adamların kan ter içindeki çalışmalarını, Türkiye'deki ithalâtçıları gece gündüz takip edişlerini bir görseler. Evet... Ülkemizdeki konsoloslar tıpkı bir tüccar gibi ha bire pazar aramakta, ülkelerine bir dolar kazandırmak için âdeta kendilerini paralamaktadır. Evet ya... Hoppala. ¥¥¥ Neyleyelim ki bizde; Hesap ile hesapsızlık amcaoğlu, Tembellik, çalışkanlığın eniştesidir. ¥¥¥ Merhaba Sayın Kemal Derviş! Hâlâ büyük ve bol hedefli programınızın işleyeceğine, krizin kolayca atlatılacağına, tembelliğin def edileceğine inanmakta mısınız? Bu ülke yakında düze çıkar mı sâhi? Yemin eder misiniz?