Yenilikçiler ve Türk siyâseti

A -
A +

TÜRKİYE, yeni hamamlar ve yeni taslar özlüyor. Yepyeni ufukları ve taze heyecanları. Millî Kalkınma Partisi, Köylü Partisi, Millet Partisi, Hürriyet Partisi... Bunlar 1950'li yılların yenilikçi partileri idi. Tutunamadılar. Güven Partisi, Cumhuriyetçi Parti, Yeni Türkiye Partisi, Cumhuriyetçi Güven Partisi, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi, Demokratik Parti... Bunlar da yakın dönemdekiler. En son, SODEP, Halkçı Parti, SHP, Halkın Demokrasi Partisi, Hak ve Özgürlükler Hareketi gibi, yenilik iddiası taşıyan oluşumlar gördük. Dayanamadılar. ¥¥¥ Çünki; geniş kitlelere açık, çoğunluğun hasretlerini benimsemiş partiler siyâsî yelpazede yer bulabiliyor ama, zümre partileri aynı başarıyı elli yıldır gösteremiyor. Sözü, Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın yenilikçi hareketine getirmek istiyorum. Eğer aynı hatâyı işleyip, zümre partisi darlığına ve tıkızlığına yönelirlerse işleri yokuştur. O sebeple "Kitle Partisi" olma iddiaları devam etmeli ve her eğilimden; milletçe saygı duyulan, cesur, ne dediğini bilen, geçimli, sevgi imtihanlarından geçmiş karakterlere kucak açılmalı. İkinci bir yol yok. ¥¥¥ Bunun için umde ve akîdelerin tez zamanda ilânı gerek. "Biz buyuz. Şu istikametleri için yola çıktık" diyerek; Türk münevverine, sanatkârına, siyâsetçisine, iş ve emek dünyasına geniş çaplı bir dâvet çıkarılmalı. Güven verici, ferahlatıcı kadroların belirlenmesinde geç kalışlar, partiyi şimdiden zayıflatır, pusuda bekleyen şüpheleri büyütür. Particilik giderek "Tek adam" egemenliğine değil, takım ve kadro zenginliğine yöneliyor. Türkiye'nin şu saatte aradığı, özlediği manzara budur. ¥¥¥ Yeni hamamlar ve yeni taslar gerek. Yeni ufuklar, taze heyecanlar... Sanat ve siyâset ille de "Hah!" dedirtmek zorunda. "Hah!" dedirtemiyorsanız, millete mıknatıs olamıyorsanız, bu ummanda kürekler boşa çekilir. Dikkat! Rahmetli Adnan Menderes, Süleyman Demirel ve Turgut Özal, "Hah!" dedirtmeyi biliyordu. Kitleler o yüzden yırtına çırpına, büyük umutlarla bu yeni rüzgârlara katılıyordu. Ve başarı erken geliyordu. ¥¥¥ Hiçbir partinin karşısında değiliz, misafir odasında da olmadık. Ama, bir görevdir, söylemeliyiz: Aman ha! Zümre particiliği tanesiz bir tınazdır. ¥¥¥ İkinci bir yol yok. Sevgi imtihanlarından geçmiş her güvenilir adam her parti için bol ışıklı vitrindir. Nerdeyse horozlar ötecek, vakit geçiyor. .......... BİR KİTAP: "Konuştukça Batıyoruz..." Yazan: Dr. David Stiebel. Alışık olmadığımız bir üslup ve önümüze açılan yepyeni pencereler. "İletişimin başarısızlığa uğradığı ânda, problemlerin çözümü için anahtar kitap..." Gerçekten öyle. Beyaz Balina Yayınları, Tel: (0212) 638 62 63

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.