DAEŞ, diğer adıyla IŞİD nasıl bir örgüttür? sorusuna ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) ve ABD ulusal Güvenlik Dairesi (NSA) eski çalışanı Edward Snowden şöyle cevap vermişti:
"IŞİD bir ajan devlettir. IŞİD'i ABD, İngiltere ve İsrail'in istihbarat teşkilatları kurdu."
Sadece Müslüman öldüren (aslında sadece Sünnî Müslüman öldüren) bir örgüt.
Yeni ortaya çıktığını zannediyoruz ama yıllardır dağınık halde bulunan neredeyse tüm İslâmî görünümlü terör örgütlerinin birleşmiş ve gelişmiş hali.
Kendilerinden başka herkese kâfir diyen Selefi/Vehhabi ekolünden geliyorlar. Onlara göre kutsal diye bir kavram neredeyse yok. O yüzden önlerine gelen türbeleri, camileri, medreseleri yıkıyorlar.
"Bunları biz de biliyoruz, neden anlatıyorsun ki?" diyebilirsiniz. Bunları siz biliyorsunuz ama acaba Türkiye'de herkes biliyor mu?
Bilmeyenler elbette vardır. Fakat bilmeyenlerden çok bilmemezlikten gelenler var.
- IŞİD'i gerçekten Müslüman sanan (öyle gösteren), yaptığı katliam ve zulümleri Müslümanlara mal edenler var. Tam da kurucularının istediği gibi.
Bunu ancak bir İslâm düşmanı söyler değil mi?
- Türkiye'nin bu örgüte yardım ettiğini sahte delillerle her gün ispatlamaya çalışanlar, hatta meydanlarında bağıranlar, gazetelerinde manşet yapanlar var.
Bunu ancak Türkiye düşmanları yapar değil mi?
İşte bunlar önceki gün aniden organize oldular ibretlik bir oyun sergilediler. İçimizde yaşayan, IŞİD'in zulüm fotoğraflarını profiline koyup "bak işte Müslümanlar böyle" diyecek kadar İslâm'a yabancı olanların açık oyunu.
Acaba kaçımız görebildik?
Bunlar yıllardır "Suriyelileri neden alıyorsunuz?" diye veryansın ediyorlardı, önceki gün birden "Suriyelileri neden almıyorsunuz?"a dönüverdiler. Çoğu "oyuncu" olan bu tipler gerçek ve sahte hesaplarla "bu garibanları IŞİD'in eline nasıl bırakırsınız?" diye bağırıyordu.
Danışıklı dövüş uzmanı patronları da zaten 3-5 militanını sınıra kadar göndermiş, "IŞİD Türk askerine sırıtıyor" pozu verdirmişti.
Biz zaten baştan beri "kapımıza sığınanları geri çeviremeyiz" düşüncesindeyiz. Fakat, böyle hayırlı (veya hayırlı görünen) talepler hayırsız kişilerden gelince insan bir bit yeniği arıyor. Bugüne kadar o garibanlara evlerinde besledikleri hayvanlar kadar değer vermeyenler bugün nasıl oluyor da birden Suriyeli Arap veya Türkmen dostu oluveriyor?
Tam da tahmin ettiğim gibi, yine aleyhte çalışıyorlarmış.
Güya IŞİD ile PYD çatışıyor, yurtlarından kaçanlar kapımıza sığınıyor, IŞİD eleman göndermiş sınırdan geri çeviriyor, ABD Türkmen köylerini bombalıyor, PYD "sonunda" bölgeyi ele geçiriyor.
Bunun adı Tel Abyad'ın sakinlerini göçe zorlama operasyonu.
Araplardan ve Türkmenlerden boşalan yerlere anında Kobani'den gelen Kürtler yerleştiriliyor.
Meğerse birden yürekleri yufkaya dönen sahte kahramanların derdi sınırda bekleyen garibanlar değil, onların boşalttığı yerleri dolduracak Kürtler ve sonunda kurulacak birleşik Kürdistan devletiymiş. Yıllardır "sınırdan geri çevirin" diyenlerin bugün birden "sınırdan geri çevirmeyin" demelerinin sebebi buymuş.
"Düşman" diyerek hedef gösterdiğimi düşünmeyin lütfen.
Sorarım size, İslâm'a, Türklere, Türkiye Cumhuriyeti'ne, Türkmenlere ve akrabalarımız Araplara ve hatta Kürtlere bundan büyük kötülük olur mu?
Su uyur düşman uyumaz, yani bu dediklerim uyumaz. Benim sözüm uyuyanlara, bunların uyuttuklarına. Uyanın artık, uyanmayanları da uyarın.
Düşman sınırımızda, iş birlikçileri de içimizde.