Doğu Türkistan'da neler oluyor?

50 senedir sessiz bir soykırım cezası çekmekte olan Doğu Türkistan, Çin Halk Cumhuriyetinin, Sincan Özerk Bölgesi'nde Müslüman-Türk nüfusa yaptığı fiziki ve kültürel soykırıma, 6 Temmuz 2009'da kitlesel soykırımı eklendi. Son olaylarda hayatını kaybedenlerin sayısı binlerle ifade ediliyor. Fok katliamı gibi büyük sopalarla vura vura öldürülüyorlar. Yazık ki çok yazık. Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'ün Çin ziyaretinde uğradığı Urumçi, olayların merkezi. Sanki bu hoş ziyarete Çin hükümeti, döktüğü kanlarla cevap veriyor. Dikkat çekicidir. Cumhurbaşkanımızı Kaşgar'a götürmediler. Çünkü Kaşgar halkının Türkiye sevgisi bir başkadır. Doğu Türkistan 200 seneden beri Çin işgal ve nüfuzunda inler. Mahmut Gaznevi, Abdülkerim Satuk Buğra, Timur Han, Selçuk Bey, Babürşah, Melikşah gibi nice Türk büyükleri bu topraklarda yetişti. Ayrıca Divan-ı Lügat-it Türk'ün yazarı Kaşgarlı Mahmud, Kutadgu Bilig'in yazarı Yusuf Has Hacib, Atabet'ül Hakayık eseri sahibi Ahmed Yükneki gibi isimler de; Türk-İslam uygarlığının beşiği olan bu topraklarda yaşadı. Sincan özerk bölgesi, Çin için vazgeçilmez bir coğrafyada. Uygurca, Kazakça ve Kırgızca konuşulur. Yüzölçümü 1.6 milyon km2. Nüfus 18 milyon. Tamamı Uygurlardı bir zamanlar! Çin devleti Doğu Türkistan'ı haritadan silmeye karar vermiştir. Sincan bölgesi Çin'in Orta Asya'ya açılması önünde tek engeldir. Jeologların araştırmalarına göre bölgede 300 milyon ton petrol, 220 milyar metreküp doğalgaz kapasiteli 13 yatak bulundu. Zengin kömür ve bakır yatakları mevcut. Çin'in tamamındaki 148 madenden 118'i bu bölgede. Kalitesi ve yüksek kalorili, ünlü kömürü de var. Çin'in toplam kömür rezervinin yarısı Doğu Türkistan topraklarında. Rezervi 2 trilyon tondur. Yani son olaylar kazara çıkmadı. Planlı ve şuurludur. Senelerdir Çin malları ile haşır neşiriz. Yerli üretimi sendeletme derecesine vardı. Hâlâ Çin mallarına itibar edecek miyiz?. Waryag heyulasını, Boğazlar trafiğini büyük tehlikeye atarak, Akdeniz'e geçirdik. Türkiye Çin'e askerî saha dahil birçok dallarda yaklaşmaya çalıştıkça, Çin bu eli reddetmiyor; sanki kırmaya kalkıyor. Hadi bakalım evlerimize yeni yeni Çin mallarını dolduralım. Onları, katliam görüntülerine katık yapalım. Bu katığın tadını çok merak ediyorum!..