İngiliz siyasetinin yanılgısı

Geçen hafta yazdığım yazının konusu, İngiliz Dışişleri Bakanı Jack Straw ın, İngiliz dış siyasetindeki korkunç yanılgılarını itiraf etmesi idi. Bu siyasi hataların nelere mal olduğunun özet bir dökümünü bugün yapıyorum. İngilizler birkaç yüz sene öncesine kadar, Britanya adasında ve dünyaya kapalı bir halde yaşarlardı. En belirgin özellikleri, kadın olsun erkek olsun, yüz veya vücutlarının bazı yerlerini boyayarak güzelleştiklerine inanırlardı. Başlarındaki kralları, halkın bir kısmına, inançları dolayısıyla ağır işkenceler uygulardı. Bunun neticesinde, bir kısım İngiliz, bir gemi ile; Amerika kıtasına göçtüler. Yani bugünkü ABD'nin ilk vatandaşları İngilizlerdir. Osmanlı devletinin duraklama devrinde, 1700'lü yıllardan itibaren İngilizlerin adı, dünya siyasetinde duyulmaya başladı. Böyle kapalı bir toplumun dünyaya açılması, üzülerek yazıyorum ki insanlığın yararına ve hayrına olmamıştır. Bu kapalı toplumun fertleri alabildiğine bencilleşmişti. Temas ettikleri bütün milletleri, sömürmek ve bitirmek ana gaye olmuştu. Bu siyasetin maddi getirileri, daha sonra bu milleti sömürgeci yaptı. Osmanlı devletinin varlığını, sömürü siyasetlerinin önünde büyük engel gördüler. Timuroğullarının Hindistan'da kurdukları Gürganiye Türk- Müslüman devleti ile Osmanlı devletini ortadan kaldırmayı planladılar. Bunları tek başlarına yapamayacakları için, kendileri Protestan olduğu halde, Katolik olan İspanya, Fransa ve Venedik devletlerini de yanlarına alarak, Türklerin üzerine hiç sebepsiz bir şekilde yüklendiler. İngiliz Dışişleri bakanına ve hür dünyanın demokrasi savunucusu devletlerin idarecilerine soru: İngiliz bakanının bu itirafları, İngiltere'yi, Milletlerarası Adalet Divanı'na sevk etmeye yeterli değil mi? Hukuk açısından, yakın tarihten binlerce delil bulmak mümkündir. Suçları çok özet olarak sıralıyorum: -26 aydır devam eden Filistin'deki soykırım çatışmalarında her iki taraftan 3500 kişi öldü. Bunların içinde 14 aylık bebekler de var. -1914'ten itibaren 1918'e kadar, Irak Suriye, Filistin, Hicaz, Asir ve Yemen bölgesinde, İngiliz yanlış siyasetinden, iki yüz binden fazla Türk ve Müslüman şehit olmuştur -Sadece Çanakkale kara muharebelerinde, 253 000 Türk genci ile 400 000'den fazla (İngilizlerin komuta ettiği birliklerden) Avustralyalı, Yenizelandalı, Hindli ve Mısırlı genç ölmüştür. -1830'lardan itibaren Hindistan'ın hemen her bölgesinde, milyonlarca Müslüman ile Hindu, İngilizlerin siyasetleri ile birbirlerine kırdırılmıştır. Ölmeyenler de müstemleke Valilerin zulmü altında inlemişlerdir. -Mondros mütarekesinin hemen ardından, bütün anlaşmalara aykırı olarak, başta İstanbul olmak üzere güzel memleketimizin her tarafı zalimlerce işgal edilmiştir. Yunalıları İzmir'e çıkmaya zorlayanlar İngilizlerdir. İngilizler işgal zamanlarında, İstanbul halkına beş sene müddetince kan ağlatmışlardır. Osmanlı Devleti'nin başına bela edilen Ermeni meselesi, İngilizlerce başlatıldı ve korundu. Bu konuda binlerce sayfalık kitap yazılsa yine de az gelir. Slobodan Miloşeviç'i göstermelik yargılayan güçlere sesleniyorum! Azıcık hukuk sevginiz ve insanlığa saygınız varsa, İngiltere hakkında dava açarsınız!