Örnek idareci Tokat Valisi

TGRT'nin "Huzura Doğru" programının çekimleri için Temmuz sonunda, 10 gün kadar Tokat'ta çalışma yaptım. Çekimler öncesi, Tokat'ın en büyük mülki amiri olarak, Vali Sayın Ayhan Nasuhbeyoğlu'nu makamlarında ziyaret ettim. Bir çok randevulu misafiri arasında bizlere yer ayırarak, büyük nezaket gösterdiler. Ekibimizi misafir ettiler. Tokat çekimleri öncesinde, ildeki tarihî eserlerle ilgili kitap ve belgeleri araştırdım. Seneler önce o zamanın valisi rahmetli Recep Yazıcıoğlu'nun hazırlattığı, ciddi Tokat kitabından başka da, derde deva bir yayın bulamadım. Sayın vali bey daha ben bunu söylemeden, Tokat tarihiyle ilgili bir kitap projeleri olduğunu ve içeriğini bana uzun uzun anlattılar. Yani kapsamlı yeni bir Tokat kitabı geliyor... Tokat'ta 800 metre kadar uzunlukta, Sulu Sokak adında şimdi bir cadde olan bir yer var. Her iki yanı da, 500-800 senelik İlhanlı, Selçuklu ve Osmanlı tarihi yapıları ile dopdolu. Sulu Sokak şimdi tam bir Onarım Şantiyesi olmuş. Sayın valinin gayretleri ile, birçok eserin onarım projeleri Vakıflar Genel Müdürlüğünce ihaleleri yapılıp; uygulamaya konmuş. Bir gün aynı yerde çekim yaparken baktım ki Vali Bey Bedesten inşaatının tepesinde, kubbeler arasında incelemeler yapıyor. Yıllardır aradığımız idareci örneği işte buydu. Tokat'taki Tarihî Mevlevihane'nin yenilenmesi hemen hemen bitmiş gibi.. Vali beyin yakın ilgi ve gayretleri ile Tokat'taki tarihî eserlerin yakın zamanda onarımları bitirilerek; Türk kültür hayatına kazandırılacağına inanıyorum. Birkaç konuya daha değinmek istiyorum: Tokat'ın Pazar ilçesi girişinde, Yeşilırmak üzerinde kurulu 800 senelik tarihî Selçuklu Köprüsü var. Geçenlerde çakıl yüklü bir kamyon bu köprüden geçerken kaza yapıp; ırmağa yuvarlanmış. Girişte köprünün sağındaki taş korkuluklarından bir bölümünü ve kemerin tepesini yıkmış. Onarım işi ihale edilmiş diye duydum. Benim dikkat çekmek istediğim ise köprünün iki tarafındaki köprü gözlerini tıkayan ağaçlar. Beş gözlü köprünün bir gözünden Yeşilırmak akıyor. İki yanlarındaki böğürtlen dalları, söğütler ve biriken miller, diğer 4 gözü tıkamış. Bir günlük yevmiye ile iki amele tarafından bunlar temizlenebilir. Bir sel gelse, bu güzel tarihî köprü yıkılıp gidecek. Zaten bu sene baharda, Yeşilırmak bu köprüye sığmamış ve taşmış. İkinci önemli konu da, yine Pazar ilçesinin girişinde bulunun 1238'de yapılmış Mahperi Sultan Kervansarayı. Şehir içinde ve mahalle arasında bulunan bu yapıda, defineciler dedektörle define arama kazısı yapmışlar. Bula bula sonradan döşenmiş su borusu bulmuşlar. Böyle saldırılardan bu yapıyı bundan sonra da korumak lazım. Kaybolan kesme taşları da tamamlamak lazım. İpek Yolu üstündeki kervansarayın yine vali beyin gayretleri ile onarım ihalesinin yapıldığını duymaktan dolayı memnun oldum. Ülkemizin böyle tarih sever gayretli idarecilere çok ihtiyacı var...