Tuz tekeli ve jet motoru imalatı

A -
A +

Gazete haberlerinde Türkiye'nin yakın zamanda Savaşan Şahinlerin motorunu imalata başlayacağını okudum. Ve durdum. Bugüne kadar yaşadıklarım gözümün önünden gelip geçti. 1940-1950 seneleri arasında çocukluk günlerimdeki sıkıntıların ızdırabı gelip çöktü. Hele bir tuz tekeli vardı ki, hâlâ nedenlerini çözebilmiş değilim. Ülkemizin hemen her yerinden kaya tuzu çıkar. Çankırı'da Tuz Deresi vardır. Dereden tuzlu su gece gündüz akar... Tuz Gölünün her yeri tuzdur. Ve Türkiye'de tuz tekeli vardı. Eğer öyle gitseydi bugün herhalde mermer tekeli, toprak ve su tekeli de olurdu... Büyüklerimiz tekele "Reci" derdi. Yani Reji İdaresi. Her insanın her gün kullanacağı tuzu satan tek yer var. Tekel İdaresi. Adı üstünde. Rakibi yok. Tek yumruk. Tek tabanca çalışır. Bir ilçedeki Tekel memurunun forsunu görmeliydiniz. "Devlet benim" derdi... Merkebin heybesinde bir avuç tuz bulunsa, kaçakçılıktan merkep müsadere edilir, sahibi kaçakçılıktan hapse atılırdı... Tuz tekeli, suç işlemek nedir bilmeyen yüzlerce insanımıza, hapishane kültürünü öğretti. Ne mutlu! Bir de her evin olmazsa olmazı tahta kaşık vardı ki sormayın. Zaten metal kaşık yok ki. Yokluk diz boyu. Ancak evlerde çorba pişer ve kaşıkla içilir. Onun da kaşığının imalatı yasak. Neymiş, ormanlarımız korunacak. 17 milyon nüfuslu Türkiye'de, yılda kişi başı bir kaşıktan, 17 milyon kaşık. Yılda ormanlarda ağaçların büyümesi, milyarlarca kaşık yapar. Sade kuruyan dallardan yapılsa ormana sıkıntı olmaz. Baharda elimize söğüt dalını alır düdük yapardık. Ama kaşık yapamazdık. Çünkü söğütten de olsa, kaşık yasak. Amma illa yasak. Ankara Samanpazarı'nda veya Vilayet'in arkasında çeşitli ot ve samanların arasında, el altından gizli gizli tahta kaşık kaçak satılırdı. Yakalanan yandı! Doğru cezaevine... Al sana bir sabıkalı daha... Bu yasaklar nedendi? Hâlâ bu iki yasağı bir yetkiliden dinleyemedim. Ve herhalde öğrenemeden de bu dünyadan gideceğim... Şimdi Türkiye pancar suyu motoru değil, traktör değil, savaş uçağı motoru imal ediyor. Birileri kalkıp hayır bu sahtesi derse şaşmayalım. İçleri kaldırmayabilir!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.