Haziran 2004 günü Brüksel'de, Dönem Başkanı ve İrlanda Başbakanı Bertie Ahern Başkanlığında gerçekleştirilen Zirve toplantısında, AB Anayasası üzerinde anlaşmaya varıldığını biliyoruz.. Nihai şeklini Ekim ayına doğru alması beklenen Yeni AB Anayasasının, üzerinde anlaşmaya varılan esaslarını şu şekilde özetlemek mümkündür: Yeni Anayasa Avrupa Anlaşmalarını, tek bir belgede ve "AB için Anayasa" adı altında toplamakta ve bu nedenle birçok Avrupalı lider bu belgeyi "Anayasal Antlaşma" olarak da nitelemektedir. Anayasa "Temel Haklar Şartı"nı, ilk defa olarak AB Hukuku içine almakta ve bilindiği üzere bu ferman, birçok sosyal ve siyasal haklar içermektedir. Anayasa, ilk defa olarak "Avrupa Hukukunun Ulusal Hukuk karşısındaki üstünlüğü prensibini açıkça kabul etmektedir. Oysa, bilindiği gibi bu ilke, Avrupa Adalet Divanının İçtihadı tarafından tesis edilmiş ve fakat bugüne kadar resmî bir belgede açıkça yer almamıştır. Üzerinde anlaşmaya varılan Anayasa, AB'nin ortak bir savunma politikası oluşturmasını öngörmekte, "İltica" ve "Göç" konularını çoğunluk usulü ile düzenlemeyi deruhte etmektedir. Bu belge, ilk defa olarak, AB'ye "Tüzel Kişilik" tanıyarak, bu kuruluşa milletlerarası sözleşmeler imzalamak yetkisini verirken "Ulusal Veto" haklarının kullanılmasını doğrudan vergilendirme, dış ve savunma politikaları ile AB bütçesinin finansmanına hasretmektedir. Anayasaya göre, AB kararları nitelikli çoğunluk ilkesine göre kabul edilecek, herhangi bir AB kararının kabul edilebilmesi için, birlik nüfusunun %65'ini temsil eden, en az 15 üye devletin uzlaşması yeterli olacaktır. Bu suretle AB'nin yasama yetkisi kolaylaştırılmış bulunmaktadır. Yeni Anayasa, AB Konseyine bir başkanın ve Dışişleri Bakanının ihdasını öngörmekte, başkan 5 yıl süre ile görev yaparak, altı ayda bir değişen eski Başkanlık Sisteminin yerini alırken, Dışişleri Bakanı AB'nin dış politikasının yüksek temsilcisi haline gelecektir. Yeni Metin, "Avrupa Komisyonu"nun oluşumunu 2014 yılından itibaren değiştirmekte, her AB üyesinin Komisyonda temsil edilmesi usulüne son verilmektedir. Anayasa, Parlamentoya kanunları değiştirmek, bütçeyi denetlemek ve AB Komisyonunun Başkanının Seçimini onaylamak yetkisini verirken, ilk defa olarak, açıkça, AB üyelerine AB'den çekilmek hakkını tanınmaktadır. Yukarıda, getirdiği yenilikleri kısaca özetlediğim Anayasa metnini, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, İrlanda, Lüksemburg, Hollanda, Portekiz, İspanya, Polonya ve İngiltere'den oluşan 10 üye devlet seçmeninin yapılacak referandumlarda ayrı ayrı onaylaması beklenirken, bunlara Fransa da katılmış bulunmakta, bunun da, zaman alan ve riskleri bulunan bir süreç olduğu vurgulanmaktadır.