Başkan Putin ve Rusya medyası

A -
A +

Boris Yeltsin'in sekiz buçuk yıl yalpalayan Devlet Başkanlığı'ndan sonra, 2000 Yılında Rusya'nın Devlet Başkanlığı'na gelen Vladimir Putin döneminde, Rusya'nın daha otoriter bir yönetim sergilemekle birlikte, istikrara kavuştuğunu ve modernleşme sürecini yeniden başlattığını görüyoruz. Başkan Putin, siyasal gücünü arttırırken, otoritisine karşı çıkan kurumları ya değiştirmiş ya bunlarla iş birliğine gitmiştir. Putin'in aynı tutumu Rusya'daki medyaya da uyguladığını görüyoruz. Bunun tipik bir örneğini 2002 Yılında parlamentonun alt kanadı Duma'nın "Anti Terörist" olayların haber verilmesine sınırlama getiren Medya Kanununun değişikliğinde yaşanan olaydır. Medya kanunundaki değişiklik süratle Duma'dan geçince, bu konuya sansür gelmesinden korkan ileri gelen medya temsilcileri, Basın Bakanı'nın telkini üzerine, Başkan Putin'e bu değişikliği veto etmesi için başvuruda bulunmuşlar ve terörizm ile ilgili haberlerin abartılmaması konusunda bundan böyle "Kendi kendine kontrol" mekanizmasını işleteceklerini beyan etmişlerdir. Putin, bu öneriyi derhal kabul ederek, hem medyanın itaatini sağlamış, hem de söz ve basın özgürlüğünün bir savunucusu durumuna yükselerek, Rusya'daki medya üzerindeki gücünü daha da arttırmıştır. Gerçekten Vladimir Gusinsky ve Boris Berezovsky gibi iki güçlü basın patronunun 2000 yılında "Kursk" adlı denizaltının batması esnasında Putin'e yönelttikleri sert eleştiriler dönemi geride kalmış, şimdi sürgünde bulunan bu iki patronun milyonlarca kişiye hitap eden NTV ve ORT adlı TV kanalları devletin eline geçmiştir. Diğer taraftan yine devletin elinde olan ve 37 milyona yakın seyircisi bulunan RTR adlı TV'nin de iktidarı desteklediği ve "Mayak Fener" adlı ve altı milyondan fazla dinleyicisi olan radyo ile birlikte Rusya'nın 2 milyon tirajı ile güçlü gazetesi "Komsomolskaya Pravda" ile 452.000 tirajlı İzvestiya'nın endüstri patronu Vladimir Potani'nin mülkiyetinde olmakla birlikte, Putin yönetimine destek verdiğini görüyoruz. Ayrıca, Rusya'da medya üzerinde devletin güçlü denetimi bulunmakta, iki resmî uyarıdan sonra radyo-TV ruhsatları iptal edilirken, Dahili Güvenlik Kuruluşu FSB ve Vergi Zabıtası medya üzerindeki sürekli baskısını sürdürmektedir. Ülkedeki birçok gazeteci Kremlin'in medya üzerinde sürdürdüğü sürekli endişenin temelinde 2004'de yapılacak. Başkanlık Seçimleri'nin yattığını düşünmekte, bugün biribirleri ile çatışan on iş adamının mülkiyetinde bulunan ve 18.2 milyon kişilik seyircisi bulunan TVS adlı TV kanalının başkanı Yevgeniy Kiselyov Putin'in 2000'de seçilmesinin ve başlangıçta tanınmadığı halde birkaç ayda ulusal lider haline yükselmesinin, televizyon kanalları sayesinde mümkün olduğunu söylemekte, Venediktov adlı bir diğer medya mensubu ise "Bu boyutlarda kamuoyunu ustalıklı kullanma kabiliyetine sahip Putin'in, medyaya karşı tutumunun bundan sonra da değişmeyeceği fikrinde olduğunu beyan etmektedir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.