Erdoğan'ın AKP için çizdiği rota

Mayıs ayında Antalya Tekirova Kampında partililere seslenen AKP Başkanı ve Başbakan Sayın R. T. Erdoğan'ın, AKP'nin Merkez Sağ Parti olduğunu, hiçbir parti ile özel bağı bulunmadığını ve AKP'yi Demokrat Parti'nin devamı saydıklarını kaydettikten sonra sözlerine "Hiçbir parti ile ideolojik bağımız yoktur. İçimizde geçmişteki bazı siyasî partilerle bağı olanlar olabilir. Ama artık biz o elbiseyi dışarda bıraktık. 70 milyonu kucaklamak istiyoruz" şeklinde devam ettiğini, gazetelere akseden haberlerden öğreniyoruz. Aynı konuşmada AKP'de "Olmazsa olmaz" üç kırmızı çizgi olduğunu kaydeden Erdoğan, "Bunlar, din, ırk ve bölgeciliktir. Bu çizgilerin dışına çıkanlar için gereğini yaparız. Kimse güven ve istikrarı bozucu davranışlara girmesin. Parti içi demokrasi tamam. Ama parti içi disiplin de önemli. Disiplin olmadan demokrasi olmaz" şeklinde devam eden beyanları ile, AKP'nin rotasını belirlerken, genç bir parti lideri için, kanaatimce takdire değer bir olgunluk da sergilemiş bulunmaktadır. Sayın Erdoğan'ın kamuoyuna açıkladığı ve benim de gönülden paylaştığım bu rotanın açıkça ortaya konmasının zamanı da çok uygun olmuşur. Zira Prof. Necmeddin Erbakan'ın Saadet Partisi'nin başına geçmesi bazı çevrelerde AKP'nin paniğe kapılarak Erbakan ile yarışa çıkacağı düşüncesini doğurmuş "Erbakan Fobisi"nin AKP'ye ve ülkeye zarar vereceği kanaatinde olanlar ise bu ihtimalden endişe duymağa başlamışlardı. Oysa, başta Sayın Erdoğan olmak üzere, AKP'yi yönetenlerin, çoğunluğu 3 Kasım 2002 Genel Seçimlerinde toplam oyların %34'ünü alan partilerinin bu başarısının başlıca nedeninin, Erbakan'dan ayrılarak, farklı bir yol seçmekten kaynaklandığını bilmekte ve bu yolu izlemeye kararlı bulunmaktadırlar. İşte yukarıda özetlediğim Sayın Erdoğan'ın beyanları, AKP'nin "Biz farklıyız, yeniyiz, yenilikçiyiz" sloganı ile son genel seçimlerde oy alan AKP'nin bundan sonra da Erbakan'dan tamamen ayrı kulvarda koşmağa kararlı olduğunu göstermektedir. Kanaatimce bu karar, hem AKP, hem de Türk Demokrasisi için çok doğru bir karar ve yerinde bir "Rota"dır. Zira kendisine oy veren seçmenin güvenini kötüye kullanarak ve onları hayal kırıklığına uğratarak, tam dört siyasi parti kapattırmak sureti ile tarihe geçen ve fakat bazılarınca hâlâ "Efsane" olarak nitelenen Sayın Erbakan'ın yolu "Çıkar yol" değildir. AKP için ise "Çıkar yol" Sayın Erdoğan'ın açıkladığı rotayı izleyerek, 3 Kasım 2002 Genel Seçimlerinde millete vadettiği "Aş, iş bulmak ve yolsuzlukları önlemek ve cezalandırmak" gibi ana hedeflere süratle ve öncelikle ulaşmayı sağlayan politikalar üretmektir. Sayın AKP başkanının partisini, DP'nin devamı sayması, önümüzdeki seçimlerde "Merkez sağ" oylarını toplamayı hedefleyen yerinde bir stratejidir. Önemli olan AKP'nin 1950-1960 dönemindeki DP iktidarının yaptığı hataları yapmamasıdır.