Balkanlar'daki komşumuz 23 milyon nüfuslu ve Türkiye'nin 3/10 büyüklüğündeki Romanya'da geride bıraktığımız Aralık ayının 12. günü yapılan başkanlık seçiminin ikinci turunu kazanan Traian Basescu Romanya Devlet Başkanlığına gelmiş bulunuyor. Oysa, 28 Kasımda yapılan birinci tur seçimlerinde Sosyalistlerin adayı ve şimdiki Başbakan olan Adrian Nastase galip çıkmış, ne var ki 'Merkez-Sağ'ın adayı Basescu, özellikle televizyondaki başarılı performansı ve Ukrayna'da cereyan eden olayların etkisi ile üstünlük sağlamıştır. Zira Sosyalist başkan İon İliescu'nun yerini alacak olan Basescu, Ukrayna'daki Yuşçenko gibi, bir başka "Turuncu Devrim"in temsilcisi addedilmektedir. Romanya'nın AB'ye tam üye olarak katılması için 2007 yılı öngörüldüğünden, yeni Cumhurbaşkanı Basescu'nun da, seçimden hemen sonra, süresini tamamlayan eski Başkan İliescu ile birlikte, hiç vakit kaybetmeden, 16-17 Aralık 2004 Brüksel Zirvesine katıldığını görüyoruz. Medya haberlerine göre, yeni Romanya Devlet Başkanına, elini çabuk tutması için Brüksel'de mesaj verilmiş, AB'nin Bulgaristan ile Romanya'nın üyeliğe kabulünü AB, 2008 yılına ertelemek hakkını elinde tutması ve Romanya'nın, yerine getirmesi gereken ödevleri ile ilgili kataloğunun 'Göz korkutucu' olması karşısında, Yeni Başkan Basescu yapılan uyarıları muhtemelen ciddiye almıştır. Romanya'daki yargının ehliyet ve özellikle bağımsızlığı AB çevrelerinde sorgulanmakta ve ülkede kurulacak istikrarlı bir hükümetin Romanya'yı AB üyeliğine taşımakta faydalı olacağı düşünülmektedir. Oysa, Başkanlık seçimlerinden iki hafta önce yapılan Parlamento seçimlerinde ne Sağda ne de Solda çoğunluğun sağlanamaması, ve Başbakan Adrian Nastase'nin Sosyalist Partisinin en fazla oy almasına rağmen yeterli çoğunluğa ulaşamaması karşısında, Merkez-Sağ'ın adayı Yeni Başkan Basescu'nun 'Adalet' ve 'Gerçek' partilerinin ittifakından oluşan ve kendisine destek sağlayacak iki partili bir koalisyon sağlamak istediği haber verilmektedir. Başkan Basescu, 'Adalet' ve 'Gerçek' partilerinden oluşan koalisyondan bir başbakan adayı çıkardığı takdirde, Sağdaki iki küçük partinin desteği ile, Sosyalistlere muhtaç olmadan ve kendisine devamlı destek sağlayacak bir hükümet kuracağına inanmakta, buna mukabil Nastase'nin çoğunluğu sağlamak şansı parlak görünmediği gibi, Sosyalistlerin başına onların 'Tarihî' lideri olan ve Cumhurbaşkanlığı görevini tamamlamış bulunan İliescu'nun tekrar gelme ihtimali ağır başmaktadır. Ne var ki, hükümeti kim oluşturursa oluştursun, Romanya'nın yeni hükümetinin dört yıllık süreyi doldurması, Parlamentodaki aritmetik dolayısı ile, oldukça zor görünmektedir. Bu durumu ise, komünizmden yeni kurtulmuş bulunan bir ülke için normal karşılamak gerekir. Not: Bütün okuyucularımın ve dostlarımın yeni yılını kutlar 2005'in onlara, memletimize ve dünyaya güzel ve mutlu günlerle dolu olmasını gönülden dilerim. İ.G.