TBMM, Mustafa Kemal'e neden Mareşallik verdi?

TBMM'deki Muhafız Taburu ile Mareşal Üniformalı Atatürk'ün resminden rahatsızlık duyan bir milletvekiline, bir taraftan Kara Kuvvetleri Komutanı ile Genelkurmay Başkanı'nın gösterdiği tepki, diğer taraftan bu milletvekiline karşı Başbakan'ın talimatı ile disiplin sürecinin başlatılması çok yerinde olmuştur. Zira, TBMM Başkanı Mustafa Kemal'e, yine TBMM tarafından Mareşallik "Müşir" rütbesinin ve "Gazi" unvanının verilmesine yol açan tarihi olayları bilen hiç kimsenin bu kararların isabeti üzerinde en ufak bir tereddüdü olamaz. Çünkü, bu rütbe ve unvan, 23 Ağustos 1921 günü başlayıp, 22 gün 22 gece devam ederek, 13 Eylül 1921 günü düşmanın Sakarya Nehri'nin doğusunda tamamen imhası ve zaferle sonuçlanan Sakarya Meydan Muharebesi'nin muzaffer başkumandanı Mustafa Kemal'e TBMM tarafından verilmiştir. Bilindiği üzere Yunanlılar, Ankara'nın reddettiği Sevr Andlaşması'nı kabul ettirmek için Anadolu topraklarında takviyeli kuvvetlerle 10 Temmuz 1921 günü başlattıkları yeni saldırı ile, insan ve silah yönünden üstünlüklerinden de yararlanarak, Afyon, Eskişehir, Kütahya ve Bilecik'i ele geçirince, TBMM Başkanı Mustafa Kemal, yeni bir strateji belirlemiş ve Türk Ordusu Sakarya Nehrinin Doğusuna çekilmiştir. Hükümet merkezinin Ankara'dan Kayseri'ye naklinin bile söz konusu olduğu bu zor günlerde Meclis üyeleri, Mustafa Kemal'in "Sen büyük bir askersin ve bunu Çanakkale Muharebesinde ispat ettin" sözleri ile fiilen Ordu'nun başına geçmesi konusunda ısrar edince Mustafa Kemal Başkomutanlığı kabul etmiş ve 5 Ağustos 1921 Günü Mustafa Kemal'e Başkomutanlık tevcih eden kanun Meclis'ten oy birliği ile çıkmıştır. Başkomutanlık tevcihinden sonra TBMM'de konuşan Mustafa Kemal özetle "Milletimizi esir etmek isteyen düşmanları, Allah'ın yardımı ile ve behemehal mağlup edeceğimize dair emniyet ve itimadım bir dakika olsun sarsılmamıştır. Bu kesin inancımı yüksek heyetinize karşı, bütün millete karşı ve bütün aleme karşı ilan ederim" demiş. Başkomutanın savaş stratejisi; "Hattı Müdafaa yoktur Sathı Müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanı ile ıslanmadıkça terkolunamaz" olmuştur. Bu kural sonucu düşman, aştığı her tepenin ardında "Ankara vardır" hayali ile harbediyor, Mustafa Kemal ise Yunan'ı son darbeyi indireceği yere çekiyordu. Nitekim, 10 Eylül 1921'de başlayan karşı taarruzumuzla ağır zayiat veren Yunanlılar Batıya çekilmiş, Sakarya Zaferi'nin sonucu olarak 19 Eylül 1921'de TBMM, Meclis Başkanı ve Başkomutan Mustafa Kemal'e "Müşir- Mareşal" rütbesi ve "Gazi" unvanını kanunla vermiştir. Diğer taraftan, TBMM'ye ait bina bahçe ve arsaların güvenliği ile ilgili hususların Anayasanın 95'inci, TBMM iç tüzüğünün 164. maddeleri ve TBMM Başkanlığınca hazırlanacak Yönetmelikle belirlendiğini ve Meclis'teki Muhafız Taburu ile Güvenlik Kuvvetinin Meclis Başkanının emri altında bulunduğunu biliyoruz.