PURO

A -
A +
NATO Varşova’da toplandı. Rusya’ya gözdağı verdi. Kısa vâdedeki hedefimiz sensin dedi. Slavların ağabeyi olup bitenin farkında. Medvedev’in toplantıdan birkaç gün önce kurduğu şu cümle bunun isbâtı: “Rus turistler bu sene Türkiye’ye gidebilmeli...” Aslında Rusya aylar önce oyuna getirilmiş, Suriye batağına çekilmek istenmişdi. Orada Türkiye ile vuruşdurulacak, iki devlet de ağır yara alacakdı. 93 Harbi’nde olduğu gibi. Ne ise ki erken uyandı. Geri dönemeyeceği bir noktaya gelmeden frene basdı. Gerçi hâlâ orada. Uçakları ölüm kusmaya devâm ediyor. Fakat duruşu iğreti. İstediği an pardon diyebilecek imkâna sâhib. Gâlibâ bu uyanıklıkda bizim de te’sîrimiz var. El altından garbın niyetini şimâl komşumuza duyurduk. Ellerindeki bilgiyle bizimkini üst üste koyup belli bir kanaate vardılar.
 
Lehistan’da hemen herkesin atladığı mühim bir gelişme yaşandı. Batı bloku fitne kazanına inceden inceye yeniden ateş verdi. Bizi komşumuzla bir defa daha karşı karşıya getirmek istedi. Hiç olmazsa bürûdeti hedefledi. Nasıl mı? Türkiye’ye hava sahasının emniyyeti vazîfesini vererek. Papağanlar gecikmedi: Neymiş efendim, bu ilkmiş. Göğsümüz kabarmalıymış… Çok şükür memleketimizde bugün böyle dolmuşlara binecek kimse yok. Wembley çimlerine basmayı şeref addeden köleler târih oldu. İdârecilerimiz havaya girmedi. Serinkanlılığını muhâfaza etdi. Hattâ toplantıyı geçişdirdi. Muhâtabımız da olgun davrandı. Bu sûretle yeni fitne kapısı açılmadan kapandı.
 
Evet batının kısa vâdedeki hedefi Rusya. Bu ülkenin sınırsız kaynakları garbı bir müddet daha ayakda tutabilir. Hesab bu. Lâkin uzun vâdedeki hedef başka. Putin ne yapsa olmuyor. Ruslar çoğalamıyor. Bu gidişle o dev yapı yekpâre hâlde Müslümanlara intikâl edecek. Yüz sene içinde böyle bir gelişme yaşanabilir. Ayrıca Ruslar’ın topyekûn Müslüman olması da söz konusu. Zâten vaktiyle İslâm’a çok yaklaşdıkları, votka sebebiyle bu şerefden mahrûm kaldıkları biliniyor. Dolayısiyle aynı noktaya gelmeleri her zaman için mümkin. Yetmiş senelik komünizmin içlerindeki boşluğu kat kat artırdığını da unutmayalım. Hatırlarsanız yakın zaman önce Putin’in İslâm’la şereflendiği yolunda haberler çıkmışdı. Asparagas olduğu anlaşıldı. İşin güzel tarafına gelince: Rus halkı bu haberi tabîî karşılamışdı. “Kendi seçimi” tarzında bir yaklaşımı olmuşdu. Ya’nî gerçek olsaydı ayağa falan kalkmayacakdı…
 
Mağribin orta vâdedeki hedeflerine gelince: Yıkdıkları Rusya’nın coğrafyasına hâkim olmak. Bölgeyi küçük parçalara bölerek yönetmek. Türkçe de konuşsalar her birinin başına Türk düşmanlarını getirmek. Elli sene sonranın büyük Türkiye’sini bölgeye sokmamak. O kaynakları bu muazzam potansiyelle buluşdurmamak. Bu sûretle Asya’yı hilâle kapatmak. Bunlar kadar önemli olmasa da Çin’i kuzeyden kuşatmak…
 
Eskiden bizim de uzun vâdeli planlarımız olurdu. Yüz senedir can derdine düşdüğümüz için ufka bakmayı unutduk. İstikbâle ma’tûf tahmîn ve tahlîllere kapalı hâle geldik. Söylediklerimizi âfâkî bulanlar son asrı tefekkür etsin. Her şeyden önce ülkemize baksın. Arab coğrafyasına baksın. Uzakdoğu Müslümanlarına baksın. Purolar eşliğinde çizilen harîtaları karşısına koysun ve sabahlara kadar düşünsün. Sonra bir netîceye varsın. Değişen bir şey yoksa tevbe-i nasûhla rabbine ilticâ etsin. İdrâkinin açılması için gece gündüz yalvarsın. Yaşlı gözlerle, bıkmadan, usanmadan…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.