Adam yapmış kardeşim ! FANATİK'in Cumartesi günkü sayısının birinci sayfasında, Beşiktaş Teknik Direktörü Lucescu'nun fotoğrafı üzerine basılmış harika, şahane bir başlık vardı. Şöyleydi o başlık "Adam yapmış kardeşim..." Biz toplum olarak bunu, erişemediğimiz olgular için kullanırız. Beşiktaş takımı için de gazete bu anlamda o cümleyi başlığa çıkarmış... Tercüman'ın en şaşaalı dönemlerine götürdü bu başlık beni... Akıl edeni alnından öperim... Kâzım Kanat'a cevap! Bizim Kâzım, gündemde kalabilmek adına, mümkünse hergün birileriyle bilip bilmeden atışır durur... Şimdi de sırada Futbol Faderasyonu Başkanı Haluk Ulusoy var... Ama ne acı ki, 40'tan fazla, hem de en tecrübeli, en tanınmış spor yazarlarının oluşturduğu Işık Sigorta Ayın 11 Altın Adamı Yarışması Jürisi, aynı Ulusoy'u ayın yöneticisi seçmiş. Şimdi diyeceksiniz ki, bu organizasyonun başında da Kâzım'la 30 yıllık hesabı olan Erdoğan Arıpınar var... Ama art niyet var desem, 40 tane spor yazarının tamamı da Kâzım'a karşı mı? Ne dersin Kâzım? Artık şöhreti yakaladın, acaba bu gündemde kalma adına yaptığın şovdan vaz mı geçsen? Halit Çapın usta! Halit Çapın, yazmaya başlamış... Ama bu ülke değerlerini bir bir yok etme yarışına girmiş... Koca Halit Çapın o sütuna mı lâyıktır? Neyse... Paramızdan sıfırların atılması politikası üzerine öyle bir yazı yazmış ki, kestim, canım sıkıldıkça okuyorum. Eline sağlık usta! Elvan'ın dramı! Elvan kızımız, 5 binde muhteşem bir yarış çıkararak, birinci oldu. Ama yarışı anlatan spiker, Elvan'ın, özel yarış olduğu gerekçesiyle, Monaco'ya yalnız gönderildiğini söyledi. Doğruysa, teşkilatta bu işle sorumlu kim varsa, şiddetle kınıyorum. Bazen şampiyonluklara bile lâyık olamıyoruz... Samet beni şaşırtma! Sezon başında Trabzonspor'un bazı kaliteli oyuncularla takviye ettiği genç kadrosunun bu sezon iyi işler yapacağını yazmıştım. Ama Samet Aybaba kardeşim beni hayâl kırıklığına uğratmaya başladı. Yahu; Yattara gibi bir silahın solda ne işi var? Adam son beş dakika asıl yeri sağ kanada geçti, üç gol yaptırıyordu. Bazı oyuncular özelse, özel yerlerinde kullanılmalıdır. Duydun mu Samet? Fatih hocanın asıl yanlışı! Yeni Rumenler'in hemen ilk onbirde yer almaları çokça eleştiri konusu oldu. Tartışılabilir. Tabii ki, elde eleman yoksa koyarsın da, varsa bu takımın eski hocasının şimdi yeni takımında yaptığı gibi bekletirsin. Neyse... Asıl fecisi neydi? Fatih hocanın, nedendir bilinmez, üçlü savunmaya geçişi ve de oyuncu değişiklikleri tam anlamıyla bir çaylak işiydi. Devrede Abdullah çıkıyor, dörtlüye dönülürken Prates sağa çekiliyor. Ama sonrası komik... Baliç giriyor, Petre çıkıyor, orta alan bir tek Ayhan'a kalıyor ve Arif oyuna giriyor... Yani adeta beşinci forvet gibi... Yapma hocam, etme hocam! Biz 10 sene yanlış mı konuştuk? Batur ve Deniz! Mehmet Baturalp, İsveç'te görev başında kalp krizi geçirmiş. Geçmiş olsun! Deniz Esinduy ise aynı vartayı atlatamadan genç yaşta aramızdan ayrıldı. Allah rahmet eylesin! İkisi de F.Bahçe'nin çoğu zaman üvey evlat muamelesi görmüş iki amatör branşı basketbol ve voleybolun simge isimleridir. Haftayı bu üzüntülerle geçirdik. Star'ın yazarları, konuşanları acaba inanıyor mu? Can Ataklı ve diğerleri konuşuyor, yazıyor ama, sanmıyorum ki, bunu inanarak yapsınlar. İstanbulspor, neden Samsun'a otobüsle gitti? Nerede naklen yayın havuzundan, başta F.Bahçe ve diğer kulüplere yapılan oyuncu satışlarından alınan paralar? Yoksa... Sen konuşmaya devam et Ataklı... Beşiktaş'ın istifaları! İstifanın ertesi günü de yazdım. Şimdi de değineyim... Takımın içindeki saatli bombalar derken, yönetimin içindekiler patladı. Demek ki, hem Serdar Bilgili, hem de Lucescu ne iş başarıyorlarmış... Pes doğrusu! Bu taraftara duvar lâzım duvar! F.Bahçe taraftarı diye geçinenlerin, iki açık tribüne konuşlananları, aslında tam anlamıyla takımlarının ve hakiki taraftarın sanki düşmanı gibiler... Şükrü Saracoğlu'nu neredeyse maçların yarısından çoğuna kapatabilmek adına her türlü eyleme başvuruyorlar. Sonra da ekran bülbülleri çıkıp G.Antepspor kalecisi Ömer'i bunları tahrik etmekle suçluyor. Ayıptır be! Ya yöneticiler? Onlar da, tribündeki provokatörlerden dem vuruyorlar. Yok deve! Yani provokatör olacak da, taraftar ona bir değil, bin defa bulaşmayacak... Hadi canım siz de... NTV'nin yayıncılığına bakın! Avrupa Basketbol Şampiyonası'nın grup eleme ve çeyrek final maçlarını canlı veren NTV, tuttu, araba sporları uğruna yarı finalleri banttan yayınladı. Olur mu böyle komedi? Haa işin içinde mangır vardı gibi savunma olursa, ne yapalım, parayı bulanın boynu altında kalsın deriz. Ama NTV gibi banka kaynaklı bir kanal ayıp etti derim... Amma oyuncular bunlar ya! F.Bahçe Genel Sekreteri Vedat Olcay, hafta içinde bir açıklama yaptı. Dedi ki, "Yurt çapındaki dernekler artık oyuncu bulma faaliyete girmelidirler. Oturarak F.Bahçelik yapılmaz..." Güzel bir çıkış... Ama kim ne anlayacak da, sana futbolcu bulacak? Bir de işin içine... Neyse daha fazla ileri gitmeyeyim... Koçlar'la, Uzanlar yan yana! Sevgi Gönül hanımefendinin vefatı sebebiyle bir gazetemiz içerideki sayfalarından birini bu konuya ayırmış. Aile fotoğrafları ve Sevgi hanımın ülke için yaptıkları yer alıyordu sayfanın birinde... Tam karşısındaki sayfada da Uzanlar'ın yakalanan fertlerinden biriyle ve mâlûm meselelerle ilgili haberler... Bence bu iki sayfanın ülkenin her sokağına asılması gerekir. Asılsın ki, insanlar bazı şeyleri artık anlamanın zamanı geldiğini anlasınlar... Hooijdonkbahçe! Hatırladığım kadarıyla, bugüne kadar F.Bahçe'ye hiç bu kadar maç kurtaran bir yabancı gelmedi. Yerli de pek hatırlanmıyor. Hollandalı şu andaki 12 puandan 7'sinin tam anlamıyla sahibi... Yani Hooijdonk olmasaydı F.Bahçe'nin şimdilerde 5 puanı vardı. Bu nedenle, Hooijdonk'un pamuk içinde saklanması gerekiyor. Sarı kartlardan ve sakatlıklardan korunması şart... Daum da, spor medyası da takımdan bahsediyor da, hatırlatayım dedim... Nihat Özdemir'e ödül F.Bahçe Asbaşkanı Nihat Özdemir G.Antepspor'la oynanan maç sonrası ortaya koyduğu tribün olayları ile ilgili görüşleri yüzünden bence fair playe aday gösterilmelidir. Çünkü Özdemir, bana göre son yıllardaki en şık F.Bahçeli ağızını kullanmıştır.