Artılarla eksiler

A -
A +

Ersun Yanal'ın göreve geldiğinden dünkü Kore maçının başlamasına kadar geçen süreçte Şenol Güneş'ten kalan kadro ve sisteme sadık kalışını olumlu bir başlangıç olarak yorumlamış, maç içinde yaptığı değişikliklerin de oyunculara millilik primi tanımaktan çok asil görevlerini dağıtmak şeklinde gerçekleştiğini belirtmiştik. Dünkü maçın dizilişinde Okan'la Serkan'ı arka dörtlümüzün önündeki çift ön libero tayininde görünce doğrusu şaşırdım. Bunda amaç çabuk çıkmak ya da aynı bölgede çabuk dönüş sağlamaktı hiç kuşkusuz. Ama oyun kontrolünü sağlayabilecek elemanların görev aldığı yer de orasıydı. Bunu Serkan'la yapabilmek asla mümkün değil. Hele hele ikinci yarıda Ümit Özat'ın aynı yerde göreve soyunduruluşu, sorumluluğu tek başına Okan'ın üzerine yükledi. Futbolu çok iyi bilen, bir sezonda çok az maç oynamasına rağmen dinamizminden hiçbir şey kaybetmemiş olan Okan bunu yaptı ama ikinci devrede rakibin baskısı altında dağıldığımızı da unutmamak gerek. Yine ilk yarıda Ümit Özat ve Deniz'le kurgulu savunma kanatlarımızda karşılama fena değildi ama sistem gereği oralardan çıkışları beceremedik. İkinci yarıda da Fatih'in formsuzluğu, Hamit'in İbrahim'in önünde oynama yanlışlığı yine frenimizdi. Hakan Şükür'e yine bir özel paragraf açmak zorundayım. Çünkü 10 senedir eşi bulunmaz ve bulunması da çok zor olan bu oyuncunun arkasında durmakta belki de tek kalmış bir yazar olarak bunu yapıyorum. Sanıyorum dün de kendisine alternatif üretilememiş olmanın ne büyük bir eksiklik olarak kaldığını ve futbolu bırakana kadar vazgeçilmezliğini kanıtladığını gördük. Türkiye'deki Hakan hainlerine hatırlatırılır. Ersun hocanın ikinci yarıdaki "Milli olsunlar ya da sahaya çıksınlar bir bakalım" anlayışındaki oyuncu değişiklikleri ilk üç maçtaki felsefenin çok tersineydi. Takım adeta çobraya döndü. Bu çorba içinde Okan tek başına 70. dakikaya kadar dayanabildi, sonra o da çöktü. Hazırlık maçının önemine çok inanmış bir kişi olarak Ersun hocanın bundan böyle değişikliklerini ilk üç maçındaki anlayışla yapacağını umut ediyorum. Yoksa "Benim kadrom acaba kaç kişi" sorusunun içinden çıkamaz. Yine de Milli Takım tempo yükselterek oynama gayretinde olduğundan sonucu bir kenara bırakırsak hocası ve onun öğrencilerini kutlamak gerekir. Ama yine de altını çizerek vurgulayorum, belki de çift ön liberolardan biri Okan olarak keşfedilmiştir ama ikincisi için hâlâ koca bir boşluk durmaktadır. Buna ek olarak savunmanın kanatlarının gelişme, fikir yeniliği ve tempo bulmasını beklemek zorundayız galiba. Sezon sonu hatta sezon sonu sonrası futbolcularımızı bu denli arzulu, hevesli, görev aşkı içinde görmek de ayrı bir mutluluk veriyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.