Beklediğim maç

A -
A +

Bizim gazetede Çarşamba günleri bir köşem var. 3 hafta önceden başlayarak, her hafta iddialı bir şekilde Beşiktaş'ın doğru oyun formülünü bulduğunu, ancak bu doğrular içinde bazı yanlışları bulunduğunu ve bunların düzeltilmesi gerektiğini belirtmiştim. Dörtlü alan savunmasının göbeğinde oynayanların topla rakip sahaya çok çıkmamaları gerektiğini ve sistemi benimseme süreci içinde çift ön libero ile oynamanın gerekliliğini vurgulamıştım. İşte Beşiktaş dün akşam bütün bunların hepsini sanki sesimi duyarcasına sahaya yansıttı. Ve de kendi sisteminin daha doğrusu G.Saray'dan kopyalanan sistemin en önemli zaafı olan arka dörtlüyü geriye doğru koşturmanın gerekliliğini hep sahaya yansıttı. Tabii, ikisi ön libero, üçü forvet destekçisi olan orta saha da pres yapmayı hiç ihmâl etmedi. İşte Beşiktaş özellikle ilk yarının hemen hemen tamamında sistemi mükemmel işleterek, G.Saray'ı şaşırttı, şoke etti, dağıttı diyebiliriz. Ama bir ikinci yarı geldi ki karşımıza, Beşiktaş gitmiş, yerine sistemini kopyaladığı ve onu çok iyi işletmeye başlamış olan G.Saray gelmişti. İlk yarıda hem Suat, hem de Fleurquin çok fazla hücuma katkıda bulunduklarından orta sahada zaafiyet geçiren G.Saray, bunu Bülent Akın'ı ön liberoya sabit çekip, Fleurquin'i de yakın destekçisi olarak kullanmaya başlamıştı. Sergen'in oyuna girişiyle Beşiktaş savunmasıyla orta sahası arasındaki topu tutamama, kontrol edememe zaafı da giderilmişti. Hâl böyle olunca, Beşiktaş'ın blokları arasındaki bağlantılar giderek zayıflamış ve de G.Saray, G.Saray olarak karşımıza çıkmıştı. Lucescu, faydasından çok zararı dokunmaya başlayan Ümit Karan'ı da oyundan alıp, Serkan'ı sahaya sürünce, Beşiktaş tandemi de ilk devredeki rahat konumundan sıkıntı çeker bir hale gelmişti. Ben maçın aynen böyle geçmesini bekliyordum. Geçti de... Sonuçta, gerçekten sistem, taktik ve de kalite olarak mükemmel bir futbol müsabakası seyrettik. Özellikle her iki takımın da çağın futbol modeliyle oynamaları, artık Türkiye dışına bakmak mecburiyetinde olduğumuz futbolumuz için bir müjde olarak kabul edilmelidir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.