Bugünkü yazımızda F.Bahçe'nin içindeki sorular yumağını çözmeye gayret göstereceğim. Önce, şunu sormak gerekir yönetime, "F.Bahçe 95 yıllık bir spor kulübü müdür, yoksa inşaat fırması mıdır?" Bugün, dünya haritası üzerindeki F.Bahçeliler'in sayısını bilmiyorum, ama kimilerine göre 20, kimilerine göre 25 milyon olan bu topluluk, F.Bahçe sevgisini, tutkusunu, aşkını o formanın spor sahalarında elde ettiği başarılarla hücrelerine indirmiştir. Ne bir F.Bahçeli, bir asra yaklaşan bu sevgisini cilalı Amerikan parkelerinin üzerinde gezinirken kazanmıştır, ne de fiyakalı localarda elde etmiştir. Çünkü, tekrar ediyoruz, F.Bahçe'nin adı F.Bahçe Spor Kulübü'dür. Şimdi, ikinci soruya bakın... Lorant, Münih'te boş gezenin boş kalfası iken tutup F.Bahçe Kulübü'nü arayıp, "Yahuu, hoca arıyormuşunuz, ben burada duruyorum, geleyim!" dememiştir. Pekii ne olmuştur? F.Bahçe'nin spordan hiç nasibi olmayan yönetim anlayışı, tıpkı Löw'le yaptığı, Zeman'la#la, Rıdvan'la#la, Denizli'lerle devam ettirdiği yanlışına Lorant'ın ayağına gitmekle bir yenisini eklemiştir. Sonra ne oldu? Türk futbol tarihinin rekor transferiyle Ortega tantanası patlatıldı. Amaç, 52 bin kişilik sahneye taraftar çekmekti. Ama, şu gerçek bilinmiyordu. Ortega ancak hocası tarafından iyi plânlanmış, organize edilmiş bir takımın içinde sivrilebilir, ekstra katkılarda bulunabilirdi. Tabii, ne kenarda hoca, ne de doğruyu seçenler bulunmayınca Ortega'nın bundan önce olduğu gibi ülkesine dönme günlerinin yaklaştığını tahmin etmemek mümkün müdür? Şöyle bir kısacık da maç analizi yapalım... F.Bahçe'nin üç oyuncusu, rakip cezaalanı önünde... Dört oyuncusu, sahayı ikiye bölen çizgiye 1 metre yakın veya 1 metre uzak... Gerideki üç oyuncusu da kendi cezasahasının üstünde. Hiç böyle üçe bölünmüş, birbiriyle bütünleşemeyen, birbirinin içine girip çıkamayan bloklar halinde futbol oynayan takım dünyada kalmış mıdır? Ama karşıda bütün bloklarını futbolun hem savunma, hem hücum gerekleri içinde plânlayan ve kullanan Malatyaspor şayet Sertan sakatlanıp çıkmasaydı G.Antep'te büyük farktan kurtulan F.Bahçe'nin kalesine acaba kaç gol daha atardı? Bir arkadaşım, maç sırasında telefon etti. Dedi ki, Fatih Terim'in elinden geçip başka takımlara giden oyuncuları alsak daha iyi bir F.Bahçe seyretmez miydik? Örnek mi, Duro... Şimdi, bu arkadaşım haksız mı? F.Bahçe taraftarı, genel kurul üyeleriyle birlikte artık şapkayı öne koyup, boş demeçler, fanatizm gösterilerinden kendini kurtararak, aklı selim yönetim tarzını seçip ilke edinmelidir