Bravo Abdullah Avcı!

Teknik adam bilgili olduğu kadar yürekli de olmalıdır. Yani en üst düzey oynamak durumundayken bile, varsa elindeki büyük katkı yapacak 18'lik bir çocuk, ona forma verebilmelidir. Yüksek tempo, oyunu dar alana sıkıştırma, takım presi, aktif dinlenme, oyunun iki yönünü de oynayanlardan takım kurma gibi günümüzün olmazsa olmazlarını sahaya yansıttırmaya çalışan gerçek teknik adamdır. Buradan bakınca, bugün İstanbul Büyükşehir Belediyespor'un genç hocası Abdullah Avcı'nın, "Lincoln ve Alex benim takımımda böyle oynasalar, onları oynatmam" görüşü karşısında saygıyla eğilirim... Juan, Roma'ya kaça gitti? Almanya'nın Leverkusen takımından, geçtiğimiz transfer sezonunda İtalya'nın Roma takımına giden Brezilya Milli Takımının, Lucio ile yan yana oynayan banko stoperi Juan, acaba kaça mal oldu dersiniz? Zapo ile Sivok'a 5 milyon eurodan fazla ödeyip, geçen hafta dillere düşen Beşiktaş Yönetimine duyurayım; kulübüne 2 milyon, kendisine yıllık 1,8 milyon euro... Kim kazık yemiş gördünüz mü? Alaattin Metin, sana öyle gelmiş! Akşam'daki meslektaş, pardon Aziz Bey'in ajansı, bir yazısında tutmuş, "Aragones'te hepimiz sınıfta kaldık" buyurmuşlar. O senin ve senin kafandakilerin problemi... Tek başıma da olsa, ben bu konuda sınıfı çoktan geçtim. Allah size de zihin açıklığı versin ki, bir an önce futbolda doğru yolu bulabilesiniz. Güiza'ya ayıp edildi! Önce Fenerbahçe resmi internet sitesi çuvalladı. Güiza, geçen sezonun en iyi üçüncü değil onuncu golcüsü idi. Sonradan gerçeği öğrenince haberi kaldırıverdiler. Bitti mi? Hayır! Bir de adamın eline yine aynı sitede biri Galatasaray'ın, diğeri Kayserispor'un olan iki kupayı birden montaj yaparak tutturmamışlar mı? İspanya Gol Kralı'nı ne hale getirdik!.. Oktay Derelioğlu hiç utanmıyor mu? Lig TV'nin yeni keşfi Oktay Derelioğlu, tuttu, Tokatspor-Fenerbahçe maçı sırasındaki yorumunda, sözüm ona Fenerbahçe'ye ve onun malum sitesi antu.com'a yaranacak ya, Aurelio ile Tuncay'ı gittikleri takımları sıralayarak küçümsedi... Peki, Oktay Bey zat-ı alileriniz Beşiktaş'tan hangi takıma gitmiştiniz? O takım şimdi nerede? İnsanda biraz sıkılma olur yahu! Rekürsif yaparsan, tamamdır! Durun durun kızmayın! Aklınızı karıştırmak istemiyorum. Sadece ekranların ve yazılı basının mümtaz yorumcusu Uğur Meleke bu "Rekürsif" kelimesini kullanarak bizleri ihya ettiler. Yani, "Özyinelemeli- Kendi kendini çağıran" demekmiş bu "Rekürsif..." Size de lazım olabilir diye atlamayın dedim... Hele hele futbol yazıp, konuşurken bu "Rekürsif" mutlaka kullanılmalıdır... Yürü be; Türk spor medyası, seni kim tutar! Lincoln'ün babası Florya muhtarı mı? Hayret vallahi! Galatasaray takımı ikinci yarı için Florya'ya çıkıyor, ama Lincoln ortalarda yok... Soruyorsun, bir hafta, on gün sonra gelecek diyorlar... Bu da yetmiyormuş gibi, rötarının yanında, ücretleri kulüp tarafından ödenmek üzere, masörünü, fizyoterapistini de getiriyor. Oh, lüks hayat diye buna denir işte... Peki, Arda, Ayhan, Servet, Meira ve diğerleri o kadar haybeden oyuncular mı ki? Neyse... Sen, sen ol Skibbe, bu Lincoln'ü sakın o la ki, kesmeye kalkma... Unutma ki, Kalli bile gitti, değil ki sen yırtasın! Al Alex'i, vur Sergen'e Alex, son günlerde sık sık görüş değiştirerek -beni hiç ilgilendirmiyor da- Fenerbahçe'nin aklını karıştırıyor. Bunu yaparken de Türkiye'de en iyi rakibinin Sergen olduğunu söylüyor. Tam tencere ile kapak durumu. Deyimi unuttum da, kim kimin halinden anlardı yahu!