Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi geçtiğimiz hafta yaptığı basın toplantısında tarihî rakipleri Galatasaray ile Fenerbahçe’ye yüklendi durdu. Böylece Valerien İsmael’i göreve getirip de bu sezonun kaybını örttü saydı kendisini... Eh ne olacak, bizim tarihî kulüplerimizin kurtulma formülüne kendileri de ortak oldu...
Hey gidi Maradona hey!
Diego Armando Maradona... Yani futbol dünyasının bana göre bir numaralı ismi idi... Oynadığı bütün Dünya Kupası maçlarında onu izleme şansını yakaladım. Ve de Napoli gibi sıradan bir İtalyan kulübünü iki defa şampiyon yaptı. Ama oralarda kötü âdetler edindi. Ve sağlığı iflas etti. Şimdi aynı Napoli 33 yıl sonra, hem de daha çok maç varken şampiyon oldu... Zaten o stadın adı Maradona değil mi?
Kadın voleybol bu işte!
Ne zamandır yazar dururum, bu ülkenin bir numaralı spor branşı kadın voleybolu diye... İşte ilk finalist Eczacıbaşı oldu. Sonra da müthiş maç sonunda Fenerbahçe altın sette rakibi Vakıfbank’ı yenerek finalin diğer adı oldu... Tavsiye ederim bu final maçlarını kaçırmayınız! Şu anda Fenerbahçe 2-0 önde ama...
Beşiktaş’ı ezberlemeyen var mı?
Başlık ne anlam taşıyor? Efendim, Şenol Güneş hocamızın teknik adamlık dönemindeki başarılarının bir numaralı sırrı, bence kadro kurgusudur. Sakat ve cezalı olmadıkça Şenol Hoca sahaya herkesin ezberlemeye başladığı kadroları sürer... Doğrusu da budur! Değişiklikler genelde primden faydalanma işidir. Şu Antalyaspor maçında da öyle oldu. Genelin gitti sandığı maç, hem de 3-1 ile alındı. Bu arada Beşiktaş’ın ligin bitimine doğru fizik gücü en yüksek takım olduğu bu maçta da ortaya çıktı.
Jesus’un tombalası yattı!
Fenerbahçe’nin Giresun’da sahaya süreceği takımda tabii ki yeni tombala eserleri göreceğimi biliyordum. Orta alan Mert Hakan ve İsmail’e emanet edilmiş idi... Bu zorlu deplasmanda ileride yine çift uç adamı vardı. Arda mı? Vardı ve bir kenara çakılmış idi... Sonra bakıyoruz ki, Osayi oyunda, dolayısı ile de Ferdi sola, Osayi sağa geçiyor... Orta alan toptan değişiyor ve Crespo ile Zajc oyunda... Ve bunlar Fenerbahçe önde iken oluyor... Dedik ya, adam tombalacı diye... Yanıltmadığı için teşekkürler!
Dünyada rastlanmayan rezalet!
Başlık şaşırtmıştır mutlaka... Açayım o zaman... Giresun’da Fenerbahçe maçı var. Biri şampiyonluk peşinde, diğeri düşmeme çabasında... Ve Fenerbahçe’nin yönetimi maçtan birkaç saat önce şaşırtıcı bir bildiri yayınlıyor. Tepeden tırnağa skandal... Dünyanın hiçbir yerinde o gün oynanacak bir maçtan kısa bir süre önce böyle bir bildiri yayınlandığını bilen varsa gelsin... Merakım, şimdi ne olacak? TFF ne yapacak? Açık ve net, dünyanın herhangi bir ülkesinde olsaydı, tarihî cezalar kesilirdi.
İcardi akıllanmış!
Galatasaray şampiyonluk yarışında arayı açmaya çalışacaktı. Başakşehir ise kupada zar atmadığını ispata gayret edecek idi... İşte bu maç İcardi’nin penaltı golü ile liderin lehine bitti. Burada ne mi önemli? Hatırlarsanız bu İcardi bir penaltı atışında halt etmiş idi. Bu defa artistik atış yerine vurdu ve maç da bu golle bitti.
Boey’in hâline bakın!
Sen sarı kart sınırındasın. Ve de hâl böyle iken tutuyorsun taç atışı meselesinden kart görüp bir sonraki maçtan saf dışı oluyorsun. Tabii ki eskiden olsa idi ne cezalar alır idi bir bilseniz. Devam edelim... Okan Hoca orta sahanın ve hücum hattının iki kenarında da değişime gitti. Doğru mu? Evet... Dubois’yı da biterken sahaya sürüp şimdiden ısıtayım dedi.
Madem Caner vardı da...
Baktım Başakşehir takımında Caner ilk on birde yok... Meğerse kenarda imiş. Sonrada oyuna alındı ve Galatasaray’ın sağ kanadında arızalara yol açtı. Yahu değerli hocalar, Caner sakat veya cezalı değilse futbolu bırakana kadar on birde olur.