Bu defa zarar ettik!
Başlığı açalım... Bizim Avrupa Kupaları temsilcileri bu defa dört maçta ancak 4 puan toplayabildi. Ancak bir önceki hafta bu rakam 10 idi... Demek ki zarar etmişiz. Bu durum genel sıralamada yukarılara tırmanma hareketimizi azaltacaktır. Üstelik sonrası için Fenerbahçe ve Başakşehir umut veriyor. Diğer ikisi başka yerlere büyük ihtimalle.
Euroleague’e iyi başlangıç...
Önce Fenerbahçe, sonra da Anadolu Efes ilk haftaki rakiplerini dize getirdiler. Böylece ikide iki ile başlangıç yaptık. Beklentimiz ve hatta umudumuz odur ki, tepeye ikide iki olarak kurulalım... İki temsilci de hemen hemen yıldız açısından yeni kuruldu. İş hem yeni gelenlere hem hocalara kalıyor... Haydi o zaman devam!
Ve Messi’nin yeni rekoru!
Lionel Messi... Arjantinli yıldız... Bu defa da Portekiz’de de golünü atarak bu en büyük kupada 40 takıma gol atma başarısını sergileyerek yeni bir rekorun sahibi oldu. Tabii ki bu başarıda hem Barcelona’da hem de şimdilerde Paris Saint Germain’deki yıldızların da payı var. Çünkü aynı Messi ne yazık ki Arjantin Millî Takımı’nda aynı rüzgârı estiremiyor.
Ballı baba!
Başlığı okuyunca şaşırdınız değil mi? Bu kim diye tabii ki... Bu zat spor medyamızın efsane diye yorumladığı Fenerbahçe’nin teknik direktörü Jesus’tan başkası değildir. Nasıl mı? Maçın bitimine, benim saate göre, üç dakika kala birini oyuna alıyorsunuz ve bu oyuncu kendisine pek de iyi gelmeyen bir pası dönerek şutluyor ve 4-4’ten kurtulup 5-4 maçı kazanıyorsunuz...Neyse Allah’tan penaltılarda Fenerbahçe 2-1 galip idi de yangın çıkmadı...
Avcı’dan koruma!
Başlık ne demek mi? Efendim, maçtan sonra Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, “Taraftar futbolcuları değil beni ıslıklasın” dedi. Acaba diyorum taraftar şu gol kralı Umut Bozok’u sahaya sürmek için 80 dakika beklenmesini mi ıslıkladı? Öyle ya Gomez dolanıyordu sadece... Avcı dua etsin de Kasımpaşa nerede ise forvetsiz oynadı.
Bu Valerien Ismael ne yapıyor?
Beşiktaş takımında oyuncu değişiklikleri yapılacak anonsu duyulunca insanın merak duygusu patlama yapıyor âdeta... Çünkü takımın başındaki hoca gerçekten de akıl sır ermez işler yapıyor. İşte size son maçtan çarpıcı örnekler... Maç daha 1-0 iken orta alanın iki adamı Gedson ile Dele Alli kenara geliyorlar... Yerlerine ise joker Necip ve forvet Cenk giriyor... Daha önce de bir bek oyuncu ile bir açık değişmiş yerlerine ise iki açık girmiş idi... Şayet tartışılan ofsayt yerine net gol olsa idi acaba Ismael şimdi nerede idi? Bitmedi, kulüp de federasyonda bir casus arıyor imiş... Bizim gazetedeki bu haberden sonra insanın sorası geliyor; şimdi polisiye mi oynayacaksınız?
Ampute Millîlerin zaferi!
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dostumun da izlediği ve sonunda Dünya Kupası’nı sunduğu Ampute Millîleri yürekten kutluyorum. Bazı insanlar sokakta zor yürürken onlar nasıl bir mücadele veriyorlar acaba anlaşılıyor mu? Bir kere daha öperim.
Başakşehir kalite kaybetmiş!
Ligde galibiyeti olmadan maça çıkan Rıza Hoca’nın takımı Sivasspor hiç kimsenin beklemediği biçimde Başakşehir’i 2-0 gibi net bir skorla yenerek büyük sürpriz yaptı. Kâğıt üzerinde durum bu... Ama bu maçta izlediğim Emre Hoca’nın takımı sanki kalite kaybına uğramış gibi geldi bana... Futbol üç neticeli bir maçtır. Tamam da böyle mi olmalı?
G.Saray’ın yeni transferine bakın!
Bizim gazetenin salı günkü sayısını okurken donup kaldım... Öyle ya Galatasaray duran top çalıştırması için Sargon Duran isimli bir hoca transfer etmiş. Demek ki Florya’da petrol çıktığı haberleri doğru imiş! Yahu Okan Hoca bu işi yaptıramaz mıydı? Ya da görevdeki yardımcıları... Ben şu andaki faal çalışan meslektaşlarımın yerinde olsam başka kaç takımda böyle özel hoca var, araştırırım...