Büyük futbol alimleri!

A -
A +

Bizim A Spor'da bir haber patladı geçen hafta sonlarına doğru... Fenerbahçeli yöneticiler, kimlerdir çok merak ediyorum, Pereira'nın Lucescu'ya benzediğini dile getirmişler. Hani şu tek farklı galibiyetler üzerinden... Destur! Sizin hocanıza verin bakalım ikinci sezondaki Galatasaray takımını kaçıncı yapar ve Avrupa'da ne gibi icraat işler? Verin bakalım hocanıza içeriden dışarıdan hançerlenen ikinci sezondaki Beşiktaş takımını nerelere kaçar acaba? Bu sezonlar Rumen hocaya aittir tabii ki... Şu anda Ukrayna dolaylarında bir kulübün kasasında 75-80 milyon avro nakit, dokuz lig şampiyonluğu, bir UEFA Kupası falan var... Sizde? Galatasaray ve Beşiktaş Lucescu'dan ayrılarak tarihi hatalarını yapmışlardır. Bugün ikisi borç batağındadır... Doğru mu? Futbolu çok bilenler bu pencereden bakın bakalım, Lucescu'ya benzeyen var mı?

Kizer kararı!

Ben bu satırları yazarken malum makamın tahkiminden henüz Amerikalı basketbolcu Kizer için karar çıkmamıştı.  Kaç gün mü geçti aradan? Bilmem... Ama ayı geçmişizdir mutlaka... Acaba neden bu kadar gecikti bu karar... Yoksa ne Fenerbahçe'yi, ne de Galatasaray'ı kırmamak adına bir eyyam planı mı düzenleniyor? Şimdi size bir soru ey ülke sporunu yönetenler;  Acaba böyle bir vaka Avrupa'da meydana gelseydi, kararı kaç günde çıkardı? Ayıp ayıp, makamın ağırlığını hissettirin. Hissettirin ki, bizde de spor hukuku falan vardır diyelim...

Ne birlik ama!

Kulüpler Birliği Vakfı, yaaa vakıf da oldu, alışılagelmiş hakem semineri ile aynı tarihte ve aynı yerde toplanmayı uygun görmüş. Kimilerine göre gider yapacaklarmış hakemlere, MHK üzerinden... Peki, siz kulüp başkanları ve yöneticileri için bu ülkede acaba hangi makam sizin toplantılarınıza denk getirmelidir gider yapma toplantılarını? Şayet haber doğru ise, bu başkan ve yöneticilerin kurallarla ilgili bir sınavdan geçirilmeleri gerekmez mi, gider yapmadan önce?

Haydi hayırlısı!

TFF teknik adam kıyımına bir çözüm bulabilmek adına harıl harıl çalışıyormuş. Bu arada çizgi hakeminin de devamına karar verilmiş. Güzel! Acaba bu teknik adam kıyımını engellemek adına düşündüklerinizin arasında, buna şiddetle karşı çıkacak malum kulüplerin başkanları için de bir müeyyide planınız var mı? Çizgi hakemine devam güzel de, biraz yürek ithal etseniz onlar için...

Helal olsun Hakan!

Bizim gurbetçi Hakan Çalhanoğlu'nun kutsal topraklarda harika bir fotoğrafı yayınlandı. Bu sırada Hakan gözyaşlarını tutamamış. Aman evladım sen ne yapıyorsun? Sonra tribünler "Yaşasın Taksim, yaşasın Gezi" diye bağırırsa sen topu aldığında...

Hâlâ maaş masalı!

Kim çıkardı bilmiyorum. Mesele şu futbolcunun maaşı... Yani transfer olurken sözleşmeye attığı imzanın yıllık karşılığı olan para... Ya da maç başına veya maç primi... Arkadaşlar futbolcunun maaşı bütün kulüplerde asgari ücretten hesaplanır. Bunun sebebi de sigortalı olmasını sağlamaktır. Yani maaş, şimdi ne oldu, 1300 lira galiba. İşte o maaş odur... Diğer paralardan transfer taksidi anlaşmaya bağlı taksitlerle veya adamına göre peşin ödenir. Prim ve maç başı da genelde kulüplerde farklıdır ve ödenmesi de gelişi güzeldir. Maaş denen ise sizlerin her ayın başında veya az da rötarlı olsa aldığınız belli bir ücrettir... Biline...

Ben bu zahmete girmem!

Yeni yılın ilk ayı ocak ya... Hoş geldin ara transfer! Yani gazete ve ekranlardan dökülecek yalan ya da hayal ürünü veya menajer ricaları(!) ile transfer haberleri... Yanılmıyorsam bir yaz döneminin sonunda Fenerbahçe, "Medyaya teşekkür ederiz, bize bu dönemde 165 oyuncu aldırdı" gibi bir bildiri yayınlamıştı. Ben mi? Yöneticili, futbolculu resmi imza fotoğrafına bakarım...  Haaa bir de borsa çıktı ya...

Ahmet Hakan’ın Nişantaşı’sından rezillik!

Bizim müdür Ercan sesini çıkarmıyor ya, arada bir sporun dışına dalıyoruz. Bu defaki insanlık suçunu duyurmaktır. Efendim; ünlü sosyetik semtimiz Nişantaşı'nda bazı "Sosyetik cahiller" kutlama yapıyorum diye sokağa bardak fırlattılar. Tabii ki kırılan bardağın parçaları kar birikintilerinin  içine karıştı. Ey uçuklar, ya bir çocuk kar topu yapmak içini ellerini oralara soksa! Hani hayvanlara kıyamazsınız ya sizler, ya bir köpek veya kedi yiyecek aramak için aynı tufaya gelse... Nar da attınız... Verin bir garibana da midesi sebeplensin! Yahu siz ne medeni insanlarsınız be! Pardon belki de Ahmet Hakan'dan feyz alırsınız...

Bu da Sözcü’ye...

Sevgili müdür kusura bakma... Serde gazetecilik var ya... Mesele şu Sözcü denen müthiş(!) gazetenin yılın son günü nüshası... Malum bulmaca formüllü Cumhurbaşkanı'na saldırı... Yahu bu gazetenin asıl sahibi ile ilgili bir yazmaya kalksam, sayfan yetmez müdür! Mesela bir ay önce ihtilal yaşanmış Arjantin'de 1978 Dünya Kupası sırasında yediği Günaydın'daki yalan haber haltı gibi falan... Onu sınır dışı edilmekten kim kurtardı acaba?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.