Diyarbakırspor Başkanı Çetin Sümer, Federasyonun kestiği cezadan dolayı, Başbakan'a başvuracaklarını, bu ziyarette de durumdan şikayetçi olacaklarını açıkladı. Olmadı Çetin Bey! Siz galiba bu ülkede futbolun artık FIFA Ana Statüsü'yle yönetildiğini bilmiyorsunuz. Benim tanıdığım Başbakan size kahvesini ikram eder, ama başvuru adresi olarak Tahkim'i gösterir... Aksini düşünmek bile istemiyorum. Yapma be Fatih Hoca! Galatasaray'ı dört yıl üst üste, hem de çağdaş futbol oynatarak, şampiyon yapan, UEFA Kupası'nı kazanan, Milli Takımlar bünyesinde devrim yapan tanıdığım Fatih Terim Hoca'da ciddi alaturkalaşmalar görüyorum. Ceyhun Eriş için Göztepe lige çıktığında "Benim takımımda 25 oyuncu var. Onlar bir topla, Ceyhun bir topla oynarsa, o oyuncuyu geri almam" dediğini hiç unutmadım. Ceyhun futbolu bırakmak üzereyken milli takımda... Neden? Benim fukara ligimde üç asist yaptı diye... Nihat da milli takımda... Neden? Bir zamanlar Çek Cumhuriyet'ine goller attı diye... Eeee, böyle bir grupta boşuna acılar çekmiyoruz demek ki... Kurtar kendini Nihat! Nihat bu defa da sağ kenarda idi... Yarın belki de yine en uçta... Bu sütunda bundan 15 veya 20 gün önce yazdım; "Kendini kurtar Nihat" diye... Çık, "İspanya kariyerim uç adam arkasında oluştu, beni harcama hocam" diye yakın, isyan et... Bir şeyler yap, yoksa sıradan oyuncu sınıfına adaysın... Vallahi ömürsün Daum! Meşhuuuur Sheriff takımı karşısında elde edilen, şey zoru galibiyet sonrası Daum şöyle demişler, "Aklımızı kullanarak kazandık..." Vah vah vah! 100 milyon euroluk Fenerbahçe, iki paralık Sheriff karşısında akla ihtiyaç duyduysa... Ligde de Alex'e sığınmasından daha doğal ne olur ki? Ve Rijkaard'ın acı sonu! Daha maçlar henüz başlamıştı ki, tıpkı geçen sezon olduğu gibi Galatasaray'ın öndeki "sosyetik bloku" ile yine ciddi sıkıntılar çekeceğinin altını hem bu sütunda, hem de TVNet'teki Futbol Masası programımda yazdım, söyledim. Galatasaray önüne gelene 3-5 atarken bu takımı açık ara şampiyon olarak gösterenlere karşı, belki de tek başına... Bir daha yazayım... Öndeki sosyetik sayısı üçe -örneğin; Keita-Baros-Arda gibi- inmedikçe Galatasaray'a huzur ve güven yok... Az kalsın unutuyordum. Rijkaard, Arda'yı ortada oynatmaya devam ederse, bu büyük yıldızı iki ay sonra emekli eder. Mehmet Demirkol hasta mı? Ünlü (!) yorumcu pazartesi günü NTV Spor'da Fuat Akdağ'ın karşısında diyor ki, "Fenerbahçe 4 gün içinde iki sistem takımı karşısında kazandı. Sheriff'i deplasmanda yenmek bir başarıdır..." Buyurun buradan yakın! Sonra bu ülkede futbol neden tırmanamıyor diye kafa patlatılıyor. Aynı yorumcu Alex'in Fenerbahçe tarihinin en büyük oyuncusu olma yolunda da yürüdüğünü söylüyor. Destur! Sen kimsin ki, Alex'i, Lefter'den, Can'dan üstün görebiliyorsun... Üstelik bu yorumcu devletin ekranından da ahkam kesiyor. Yani geniş kitlelere hitap ediyor... Eh artık söylenecek fazla söz de kalmadı demektir. Ne yaptın Broos! Trabzonspor almış Gaziantepspor'u karşısına vuruyor da vuruyor, ama golü atamıyor. Konuk takım baktı ki, iş beraberliğe kilitlenecek, kapandıkça kapandı. Ve Belçikalı teknik adam bu kalabalık içinde takımının fizik gücü en üst düzeydeki oyuncusu Umut'u kenara alıp, sahaya açık alan oyuncusu Alanzinho'yu koydu... Metin Diyadin; sen bu işe ne dedin, asıl bunu çok merak ediyorum... F.Bahçe'nin en büyük kazancı! Başlığı okuyup meraklandınız değil mi? Bu kazancın adı Vederson'dur. Artık futbolun terk etmeye başladığı Carlos'un yolgeçen hanı gibi boşladığı arka sol düne kadar harcanmış Vederson'la kapatıldı. Aynı Vederson, Sevilla rövanşı, Chelsea maçlarının da kahramanı idi, ama çok çabuk Carlos'a kurban edilmişti. Herkes yatıp kalkıp Carlos'u Brezilya'ya döndürmeye çalışan yeni eşine dua etsin. Rıza'yı nasıl yaktılar? Benim ulema yorumcularım, spor programlarım Rıza Çalımbay'ı geçen hafta haftanın teknik direktörü seçmişlerdi. Ben de ne demiştim; "4 uç adamı ile Ali Sami Yen'e intihara kalkıştı, ama Rijkaard yanlış takımla teslim alamadı." Cumartesi günkü TVNet'teki Futbol Masası'nda da, "Bekleyin, Eskişehirspor aynı teşebbüsü kendi sahasında sahnelediği bir maçta devrilecek" dedim... Aradan 24 saat geçmeden Kayserispor bu işi gördü... Suç kim? Tabii ki Rıza Hoca'yı dolmuşa bindiren ünlü otorite ve ekranlar...