Futbol bazen düşünülen, planlanan doğrultusunda sonuç verir. Bazen de bunun tam tersine skor tabelasında gelişmeler görürüz. Şimdi buradan hareketle şu Rize'deki Rizespor - F.Bahçe kupa oyununa bakalım. Rizespor, F.Bahçe'nin büyük sabır sergileyip kendi alanına fazla adamla birikerek oyunu önce karşılama, sonra kontrollü paslarla atağa kalkma planına karşı kendi bölgesinden garanti pasla çıkmayı denedi. Bu, Yılmaz Vural tarafından soyunma odasında öğütlenmiş bir oyun taktiği miydi bilemem ama, iyi yerleşen F.Bahçe geri dörtlüsünü açığa düşürmek böyle mümkün değildi. F.Bahçe'nin zaafı oyuna çıkarken, orta sahada karşılaştığı preste kaptırdığı toplarla açık düşmesiydi. Bu oyun formatları içinde, ilk yarıda etkili olabilen F.Bahçe, duvarlara çarpıp dönen Rizespor'du ama, eğrisi doğrusuna denk gelip Şener muhteşem bir vuruşla yukarıda bahsettiğimiz futbolu tersine akıttı. Sonra, F.Bahçe sabırlı kontrollü çıkışının ürününü beraberlik golüyle aldı. İlk yarının özeti buydu. İkinci yarıya, Yılmaz Vural çok etkisiz kalan ve önündeki bölge F.Bahçe'de en fazla açık veren alan olan İsmail'in olduğu yere Serkan'ı çekip, Gürol'u oyundan almış, dinamik adam Cem Baki'yi sahaya sürmüştü. İşte bu değişiklik Rize'nin yavaş yavaş doğrularla oyunu oynaması yoluna sokmuştu takımı. Ve İsmail'in bölgesi kullanılarak Rizespor, Saffet'in şık golüyle öne geçiyordu. 2-1'lik Rize üstünlüğü kurulduktan sonra 70.dakikada Las Vegas müdavimlerine taş çıkartırcasına Daum 3 oyuncusunu birden kenara alıp, F.Bahçe takımını sisteminden kopartarak adeta kağıt açmaya yöneltiyordu. Ama dedik ya, futbolda düşünülenler, planlananlar bazen sonuç vermiyor, tam aksine zar atabilenler, yanlış yapanlar da kazanabiliyordu. İşte Daum'un kumarı skora 2-2'lik dengeyi getiriverdi. Bu arada Yılmaz Vural'ın çorbaya dönmüş F.Bahçe takımının açılan blokları arasında en rahat hareket edebilecek sprinter oyuncusu Zafer'i oyundan alıp, kendini Fener savunmasına teslim eden Okan'ı tutması da tıpkı yazımızın başındaki futbol çelişkiler yumağından bir örnekti. Sonra Daum'un yaptığı 3 değişiklikle tuhaf bir yerleşim planına ittiği F.Bahçe, Rize savunmasının ve de hocasının uykuya daldığı bir anda iki kopya golle kupanın yarı finaline oturdu. Bilim, ilim, laborotuvar işi olmuş futbolda hâlâ eski çağların şans faktörü yaşıyorsa ve bu çokca Türkiye futbolunda kendini buluyorsa, denecek şudur: "Parası olan kazanıyor."